İki hüzün haberiyle başladı ve bitti 2009
     Yeni yıla Doğalgazdan zehirlenen 7 gencin ölümüyle başlayan Türkiye, Evinde Doğalgaz olduğu halde faturasını ödeyemeyince ısınmak için yaktıkları sobadan zehirlenerek ölen anne ve 3 aylık kızının ölüm haberiyle uğurladı 2009’u…
     Bu kadar basit mi diyenler olabilir.
     Aslında bu kadar basit…
     Değişen sadece takvim yaprakları ve rakamlar ise eğer, yaşananlar garanti edilemiyorsa tekrarlanmayacak diye bazen umut da olmuyor fakirin ekmeği.
     Ne yaşanırsa ya da ne yaşanacaksa yaşansın, sonuçta hatırlandığı  kadar değer taşıyor bu ülkede.
     2009 yılına damgasını vuran olaylar anketinin çoğunda ilk seçenek olarak Michael Jackson’un ölümü çıkabiliyorsa eğer çok fazla konuşmanın anlamı yok.
     Ki bu susma Michael Jackson örneği ile de alakası yok. Ölüm bir vedadır ve her veda acıdır sonuçta.
     Ama bu ülkeyi yada sorunlarını bilmeyen bir düşünce süzgecinden geçirildiğinde söz konusu anket,bizi dört başı mağrur bir coğrafya olarak algılar sanırım.
     Oysa…
     Oysa 2010 Yılı farklı olmalı Dünya için özellikle Ülkemiz için.
     Bu yıl doğan bebeklerin kaderi 3 aylık bebek gibi olmamalı örneğin bu kadar ucuz olmamalı.
     Desteklediğimiz takımın başarısını kutlamak için havaya düşüncesizce ateş açılmamalı, hiçbir şeyden habersiz yaşamlar yitirilmemeli örneğin,
     Direksiyonda sızacak kadar içerek ya da anlamsız hız denemeleri yaparak, durakta otobüs bekleyenlerin canına kıyılmamalı ve sonrasında da kuru bir özürle geçiştirilmemeli mesela,
     Mücadelenin en alasını yaktıkları yaşamlarının sonbaharlarında kuyruklara, düşkünlerevine terk edilmemeli yaşlılar bu yeni yılda,
     İkiyüzlülüğün, riyanın, çalışmadan kazanmanın, ayakta kalmanın dil gücüne bağlılık gerçeğinin albenisi 2009’daki gibi güçlü olmamalı.
     2010 farklı olmalı.
     İnsanca yaşamak için insana gerek olduğu unutulmamalı.
     Ne içinde insan olmayan elbiseler olmalı, ne de elbisesi olamayan insan.
     Mümkün mü sizce`
     Her şeye rağmen mümkün olması dileği ile
     İyi seneler…