Hangimiz Barbar`

   Sincan Uygur Özerk Bölgesinde tarihe kara ve kanlı harflerle kazınan vahşet karşısında susmak,yok saymak normal bir insanın halet_i ruhiyesi olamaz.
   Böylesi bir kıyımın,anlık ve kısır tartışmalar sonucunda vuku bulduğunu iddia etmek ise tam bir cahillik bana göre.
   Bu kadar basit değil yani.
   Bu bir birikmiş kinin dışa yansıması.Bu asırlardır süren bir kuyruk acısının barbarca hayata geçişi.
   Bunu genç,yaşlı ve çocuk ayrımı yapmadan hunharca saldıran barbarların gazetelerdeki fotoğraflarından anlamak hiç de zor değil.
   Tüm Dünyadaki bazı aklı evvellerin bize yakıştırdığı yine tarihsel bir çekememezliğin adlaştırılması barbarlığın esasında kime ait olduğu gün gibi ortada da nerde görmek isteyen.
   Tarihe gereğinden fazla abartılarak geçtiğini düşündüğüm Napolyon`un çok beğendiğim bir söz var.
   Türkler öldürülebilir fakat mağlup edilemezler...
   Sincan Uygur Özerk bölgesinde de bu strateji izleniyor.
   Yapabildikleri tek şeyi uyguluyorlar.
   Öldürüyorlar`
   Ajanslara düşen ve basit gibi görünen bir sataşma sonucu değil,yıllardır biriken bir nefretin sonucu şu an  yaşananlar.dağa doğrusu katliamlar.
   Bu gün yaşamını idame ettirmeye çalışan soydaşlarımıza sarkıntılı eden zihniyet,düne kadar harp meydanlarında bükemediği bileği,tamamen nifak sokmak amacıyla yetiştirdikleri kızları bir çok Türk beyi ile evlendirerek yapmadılar mı geçmişte.
   Adına Çin siyaseti denen bu kirli tuzakla kardeşi kardeşe kırdırmadılar mı geçmişte.
   Bölgede yıllardır yaşanıyor bu gerginlik.
   Çoğunluğu Çin Halk Cumhuriyeti`ne bağlı Sincan Uygur Özerk Bölgesi`nde yaşayan Türk halkıdır. Dilleri Türk dillerinden Uygurca`dır.
   Uygurlar, geçmişde Çin ile dostça ilişkiler kurmuş, ticareti geliştirmiştir. Böylece, köyler ve kasabalar gelişerek kalabalık şehirler haline gelmiştir ve bu nedenle ilk yerleşik hayata geçen Türk devleti, Uygur Devleti olmuştur. Bunun sonucunda tarım ve mimari gelişmiştir. Tahta harflerle matbaacılık yapan Uygurlar, kağıdı da kullanmışlardır. Bu sayede yeni bir alfabe oluşturmuşlardır. Bu alfabe 14 ila 18 harften oluşur. Uygurlar, kendi dinleri dışında diğer dinlere de hoşgörülü davranmıştır.
   Uygur halkı iki defa, 1933 ve 1944 yıllında, kendi otonom cumhuriyetini kurmuşdur. Çin Halk Cumhuriyeti 1949 da Doğu Türkistanı işgal ederek, Uygurların 1944 den beri var olan 2. Doğu Türkistan Cumhuriyetini yok etmiştir. Uygur halkı, Çin içerisinde kendi geleneklerini ve kültürlerini sürdüremediklerinden yakınmaktadır. Uygurlar, her ne kadar sözde özerk bir cumhuriyete sahip olsalar da, Çin egemenliğine girdiklerinden beri bağımsızlıkları için mücadele etmektedirler. Uygurlar, Mani dininin terimlerini Türkçe`ye çevirerek ulusal kimliklerini koruma uğraşısı içinde olduklarını göstermişlerdir.
11 Eylül 2001 olaylarından sonra Çin hükümeti her türlü Uygur direnişini islamist terör diye adlandırıp, yasa dışı göstermek için çaba sarf etmektedir. Bazı insan hakları örgütlerine göre, Doğu Türkistan`da 1990 den bu yana 700 Uygur Türkü idam edilmiştir.
   Kaynaklarda belgelerle vicdanlara seslenen bu vahşeti görmemezlikten gelme anlayışı,geçmişte olduğu gibi bu günde hayatta.
   Ve bir kez daha gözümüze sokuyor Türk`ün Türk`ten başka dostu yok gerçeğini`
   Asırlardır bizleri suçlayanlara  şimdi bir kez daha sormak gerek.
   Hangimiz barbar`
  • BafraHaber Yorum
  • Hangimiz Barbar` içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0