Pek çok kişi övülmek, ilgi çekmek, insanların beğenisini ve saygısını kazanmak için makam sahibi olmayı ister. Bu isteklerini elde edebilmek için çok büyük bir hırsla çalışır, hatta tüm hayatlarını bu amaç için harcarlar.

Hırs, birçok insan tarafından güzel bir kişilik özelliği gibi algılanır ve övülür. Oysa nefsin arzularını tatmin etme amacını taşıyan makam mevki hırsının insana sağladığı hiçbir fayda yoktur.

 İşte zamanımızın makam mevkii sahipleri gün geliyor unutuyorlar, oturdukları makamın millete ait olduğunu, benim verdiğim vergiyle maaş aldıklarını, benim verdiğim vergiyle patronluk yaptıklarını unutuyorlar. Bu unutma bazen büyük kayıplara neden olabiliyor.

 Sizde bilirsiniz bir hikâye var ona değinmek istiyorum.

 Adamın biri, oğlunun yaptıklarına karşılık olarak “adam olmazsın sen” yorumunda bulunurmuş, aradan yıllar geçtikten sonra çocuk büyümüş ve tahsilini bitirip bir şehre vali olarak atanmış. Çocuğun vali olduktan sonra ilk icraatı babasını ayağına getirtip, “baba bak sen bana adam olamazsın diyip durdun, lakin ben vali oldum” demiş. Bunun üzerinde babası da “oğlum ben sana vali olmazsın demedim, adam olamazsın dedim ve görüyorum ki hala adam olamamışsın``

 İşte hikâyede de görüyorsunuz. Makam mevkii sahibi olmak kimseyi büyütmez sadece insanların arzularını tatmin etmesine sebep olur.

 Oturduğunuz yerden ahkam kesmesi çok güzel gelir insana, ama unutmayın ki sizin paranızı bu halk ödüyor. Siz bu halka hizmet etmek zorundasınız.

Murathan YILDIRIM

19 Mayıs Ajans