Sabah namazının ardından koyulduk yola. Yaklaşık ikibuçuk saat sonra Giresun`daydık. Birlikten kuvvet doğar, diyerek iki küçük otobüs çıkmıştık yola.
İnsanı tanımanın en iyi yollarından biriymiş yolculuk etmek. Bu anlamda güzel gözlemlerim olduğunu söyleyebilirim.
İlk olarak Giresun Kalesinde kahvaltı yaptık. Kalenin ön tarafı Karadeniz`e arka tarafı da şehre bakıyor. Şehir manzarası eşliğinde çayımızı yudumladık.
Ardından, yaklaşık elli kilometre sürecek Kümbet yaylasına doğru yola çıktık.
Yaylada ağaç altında piknik yapamayış olmamız biraz bizi üzse de güneşin çok yakıcı olmayışı işimizi kolaylaştırdı
Yaylanın en etkileyici yanı bence gökyüzüne yakın olduğunuzu hissetmek ve insanda oluşturduğu uzaklaşma duygusu.
Buralara gelenlerin kalabilmeleri için bungalov adı verilen ikişer katlı ahşap evler yapılmış.
İlk önce yaylayı gezdik. ardından beylerin mangalda hazırladığı köfteleri afiyetle yedik.
Çocuk sayımız da oldukça yüksekti. Ancak yayla havası onlara da iyi gelmiş olacak ki, küçükler deliksiz uyurken, biraz daha büyük olanlar çok gerekmedikçe anne-babalarını rahatsız etmeden top oynadılar.
Akşama doğru hepimiz yorgun düşmüştük. Tatlı bir yorgunluktu bu elbette ki. Arabaya biner -binmez bir kısmımız hemen uyumayı tercih etti. Gece geç saatlerde eve vardık.
Manzaranın güzelliğinin yanısıra, burayı önemli kılan iki neden olduğunu düşünüyorum. Biri yapılan yatırımlar, diğeri de yapılan reklamlar.
Bence aynı ilgi ve alakayı," Saklı cennet" olarak da tarif edilen Ayvacık barajı ve çevresindeki alanlar da hakediyor. Tabii ki yapılacak yatırım ve reklamlarla..
YUNUS`UN GEMİSİ
Kaçıyordu değiştiremediği kavminden
kaçıyordu kavmindeki atalar dininden
alışılmışlıktan..
bir kokuşmuşluk çöken bu diyardan..
necis deryasından..
Yunus bunalıyordu
sık sık Hira`sına çekiliyordu
yenilmişlikten kaçıyordu
ruhu kanat çırpıyordu uzaklara
ama o da biliyordu ki pes etme lüksü yoktu
atladı limandaki ilk gemiye
fırtına çıktı denizde,
Rabbinin izniyle..
tüm ağırlıklar atılacaktı
alabora olmamak için
nekadar daha atılacaktı`
kura çekilmişti
Yunus peygamber çıkmıştı ` kura`dan
artık gemi albora olsa ne çıkar`
Yunus`un gemisi çoktan alabora olmuştu
kendisini bekleyen mucizeden habersizdi
Rabbi onu terketmemişti
ilahi adalet tecelli ediyordu
büyük bir balığın karnında buldu kendisini
kavminden kaçma lüksü yoktu
"yenildim" dedi
"zalimlerden oldum" dedi
karaya bırakıldı ardından..
geniş gölgelikli bir ağacın altına..
ve
kavmine döndü
görevlerini başına.