Adalet Anlayışı

      Son zamanlarda haber programlarını izlememeye özen gösteriyorum. Reyting furyası haber programlarını da etkisi altına aldı. Bence, bu programların yayın akışı, çocukların uyuduğu saatlere çekilmeli.

      Nerede kavga, şiddet, nerede cinayet, cinnet, kaçırma, kaçırılma olayları varsa haber yapılıyor ve günlerce işleniyor. Suç oranlarının yüksekliği herkesin malumu. Bunları sürekli haber yapmanın kime ne yararı var` Ne katıyor izleyenlere veya izleyenlerden neler götürüyor`

      Sorulması gereken diğer bir soru, suç işleyenlerdeki artışın nedeni, olmalıdır. Aslında, sorunları konuşmaktan hoşlanan bir yapımız olduğunu söylemek gerek Oysaki sızlayan vicdanımızın yanına çözümleme kabiliyetimizi de koyabilsek, çok daha iyi olacak.

      Ben, sorunun kaynağının “adalet” kavramında saklı olduğunu düşünüyorum. Öncelikle sistem, vatandaşlarına karşı, adil yaklaşımı oturtabilmeli. İmkânların adil şekilde paylaşımı sağlanabilmeli. Bu şekilde suç oranları aşağılara çekilebilir.

      Adaletten bahsetmişken, Hz. Ömer’i anmamak olmaz. Kendisinin halifeliği sırasında bir şikâyet gelir. Bir adam, hizmetçisinin hırsızlık yaptığını söyler. Adaletiyle nam salmış olan Hz. Ömer hizmetçiyi de çağırtır ve onu da dinler. Hizmetçi, ev sahibinin kendisini aç bıraktığından, yetersiz miktarda ücret verdiğinden bahseder. O büyük halife, ev sahibine dönerek, “eğer bu hizmetçi aynı gerekçe ile burada olursa onu değil, seni tutuklarım” der.

      Yine, bazı tarihçiler, Osmanlı’nın altı asır ayakta kalabilmiş olmasını adalet sisteminin güçlü olmasına bağlar.

      Yönetimler, vatandaşlara adaletle yaklaştığında, adil imkan ve fırsatlar sağlayabildiğinde suç oranlarının aşağıya çekileceği şüphesizdir.

      Ayrıca, mahkemelerin de düzgün çalışabilmesi gerekir. Davalar kısa sürede çözüme kavuşturulabilmeli ki, vatandaşlar hayatlarına doğru şekilde yön verebilsin.  

  • BafraHaber Yorum
  • Adalet Anlayışı içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0