1. TBMM’nin Açılması ve Canik Mebusu Bafralı Emin (Geveci) Bey

1 tbmm nin acilmasi ve canik mebusu bafrali emin geveci bey

Milli mücadelenin strateji belgesi olan Misak-ı Milli'nin kabulü ile beraber başlayan süreç, İstanbul üzerindeki baskının her geçen gün daha da artmasına sebep olmuştur.

15/16 Mart gecesi Beyoğlu ve Üsküdar semtlerini deniz askerleri ile işgale başlayan İngilizler, 16 Mart 1920 sabahı 05:45’te Şehzadebaşı Karakolunu aniden basarak yataklarında uyuyan 5 askerimizi şehit edip 9 askerimizi yaraladılar. Harbiye Nazırlığı binası ve Bahriye Nazırlığı ile Telgrafhaneler kapatıldı. Fedakâr telgraf memurları telgrafhane kapatılmadan kısa bir süre önce işgal haberini Ankara'da Mustafa Kemal Paşa'ya duyurmayı başardılar.

İngilizler, Mebuslar Meclisini basıp dağıttılar. 150'ye yakın aydın ve milletvekilini de Malta Adası'na sürdüler.

Padişah Vahdettin 11 Nisan 1920'de Mebusan Meclisini tamamen kapattı. Mustafa Kemal Atatürk 19 Mart 1920'de yayımladığı bir bildiriyle Ankara'da olağanüstü yetkiler taşıyan bir meclis açmak için bütün illerde seçim yapılmasını istedi. Mevcut seçim kanunu uygulanarak gizli oy salt çoğunlukla her Sancak'tan 5 üye seçilecek bütün partiler dernekler ve topluluklar aday gösterebilecek isteyen bağımsız aday olabilecekti. İstanbul'daki Meclis-i Mebusan ‘dan gelen milletvekilleri de bu meclise kabul edilecekti.

Mustafa Kemal Paşa yasama ve yürütme yetkisini kullananların İtilaf Devletleri esareti altında olmasını gerekçe göstererek, kurucu meclisin toplanması istemiş ve görüşlerini kumanda kadrosuna göndermiştir. Yeni meclisin kurucu meclis sıfatıyla çağrılmasına Kazım Karabekir Paşa karşı çıkmış, meclis bu sebeple “olağanüstü yetkili meclis” sıfatıyla toplantıya çağırılmıştır.

Ülke genelinde seçimler yapılmış, 23 Nisan 1920'de Hacı Bayram Camii'nde cuma namazı kılındıktan sonra tekbir getirilerek meclisin toplanacağı binanın önüne gelinmiştir. Burada da bir dua okunduktan ve kurbanlar kesildikten sonra binaya girenlerin alınlarına bir damla kan sürülmüş  milletvekilleri binaya girmişlerdir. İstanbul Hükümetinin yürüttüğü dinsizlik propagandasına karşı Hacı Bayramdan meclise inen yol kurandan ayetlerle donatılmıştı.  Meclis saat 13.45 de en yaşlı milletvekili olan Sinop milletvekili Şerif beyin  ‘’  Bu yüce meclisin en yaşlı başkanı sıfatıyla ve Allah’ın izniyle milletimizin iç ve dış tam istiklal dâhilinde mukadderatını doğrudan üstlendiğini ve idare etmeye başladığını bütün dünyaya ilan ederek büyük millet meclisini açıyorum’’ sözleriyle açılmıştır

CANİK SANCAĞINDA SEÇİMLER VE CANİK MEBUSLARI

1. TBMM’nin Açılması ve Canik Mebusu Bafralı Emin (Geveci) Bey

Mustafa Kemal Paşa’nın 19 Mart 1919 tarihinde yayınladığı genelge sonrası Canik sancağında seçim çalışmalarına hızlıca başlanmıştır. İdare ve belediye meclis üyeleri ve mevcut Müdafaa-i Hukuk idare heyeti üyelerinin oylarıyla mebusların bir an önce belirlenmesi ve Ankara'ya gönderilmesi gerekmektedir. Samsun’a 10 Şubat 1920’de Mutasarrıflık görevine Cevat Bey tayin edildi. Cevat Bey milli mücadele hareketine karşı eylem ve sözleri ile biliniyordu. Cevat Bey’den Belediye Reisi Ali Rıza Bey, eşraftan bazı kişiler ile kadı Nevzat Efendi’de etkilendi ve benzer tavırlar sergilediler. Bu muhalefete karşı, milli mücadele hareketinin en önemli destekçileri Samsun’u Sivas kongresinde temsil etmiş olan Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk cemiyetin, Samsun şubesi başkanı Boşnakzade Süleyman Bey ve 15. Fırka komutanı Miralay İsmail Bey bulunuyordu. Samsun'da mevcut muhalif cereyanlar karşısında seçimlerinin 15 gün içinde tamamlanarak mebusların Ankara'ya gönderilmesi pek kolay gözükmüyordu. Anadolu’nun birçok yerinde seçimler yapıldı ve mebuslar Ankara’ya ulaştı. Samsun’da seçimler için bir hareket yoktu. 15. Tümen komutanı İsmail Bey’in gayretleri ve Ankara’nın yoğun baskısından sonra Canik mutasarrıfı Cevdet Bey İstanbul’a kaçtı.  Çalışmalar neticesinde mutasarrıflık görevine vekâleten Ankara, İsmail Bey’i getirdi. Mutasarrıf vekili İsmail Bey’in davetiyle belediye salonunda idare ve belediye meclis üyeleri ve Müdafaa-i Hukuk idare heyeti üyelerinin katılımıyla toplantı gerçekleştirdi ve bu toplantıda Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti'nin belirlediği adaylar mebusluk için oylandı.

Canik mebusu olarak, Mehmet Şükrü Bey, Ahmet Nafiz Bey, Süleyman Bey, Hasan Fehmi Bey, Ahmet Hamdi Bey seçildi.

 Emin Bey dışında seçilen 5 milletvekili 7 Haziran 1920'de meclise katıldı. Mazbataları 3 Temmuz 1920'de onaylandı bu şekilde 5 kişiyle Canik sancağı temsil edilmeye başladı. Canik’in mebus adedi 14 Ağustos 1920'de Osmanlı Meclis-i Mebusan ‘dan gelen Emin Bey'in katılımıyla 6'ya yükseldi. TBMM’nin 1336/1920 yılında bastırdığı albümünde Canik Mebusu Hasan Fehmi Bey’in yer almadığı görülmektedir. Öyle ki 5 Eylül 1920 tarihini haiz Nisab-ı Müzakere Kanunu’nun 4. maddesinde yer alan “Büyük Millet Meclisi azalığı ile memuriyet bir zat uhdesinde içtima edemez” ibaresi dolayısıyla Çoldurzade Hasan Fehmi Bey Trabzon İstinaf Mahkemesi Muddeiumumiliği görevini seçerek 30 Eylül 1920’de mebusluktan çekilmiş ve TBMM’deki Canik mebus sayısı beşe düşmüştür

BAFRALI EMİN (GEVECİ) BEY

1. TBMM’nin Açılması ve Canik Mebusu Bafralı Emin (Geveci) Bey

 1890 yılında Bafra'da doğdu. Emin Geveci, Müftüoğlu Salih Efendi ve Zekiye Hanımın oğludur. İlk ve orta öğrenimini Bafra’da tamamladıktan sonra yükseköğrenimini İstanbul Hukuk Fakültesinde tamamladı. Kavala Cumhuriyet savcılığı görevinde bulundu. Görev aldığı yıllarda Yunan ve Bulgar komitacılarıyla ile savaştı ve ardından İstanbul'a geldi. Bir süre İstanbul Emniyet müdürlüğünde görev aldı. Sonra Emin Bey Samsun'a giderek avukatlık yaptı ve burada “ Rehber “ adlı bir gazete çıkardı. Samsun’da Müdafaa-i Hukuk teşkilatını kurarak başkanlığını üstlendi. Osmanlı Mebusan Meclisinin son döneminde Canik’ten milletvekili seçilerek İstanbul’a gitti. Meclisin İngilizler tarafından dağıtılması üzerine Samsun’a geri döndü. Müdafaa-i Hukuk Teşkilatındaki görevi ve faaliyeti Ankara’da açılan TBMM’ye katılmasına imkân vermediğinden, başvurusu üzerine Genel kurul kararıyla izinli sayıldı. Ancak 14 Ağustos 1920’de Ankara’ya gelerek Canik milletvekili olarak meclise girdi. Pontus ayrılıkçılığının yaygın olduğu bölgelerde 20 Ekim 1920'de’den 15 Mart1 921'e kadar faaliyet gösteren, asıl adı Sivas İstiklal mahkemesi olan ancak çoğunlukla Amasya'da çalışmış ve bu adla anılmış Amasya İstiklal mahkemesine başkanlık yaptı. Pontusçuların tedip ve tenkiline yönelik mücadelede özel bir yeri olan bu mahkemede görev aldı.

Emin Bey Pontus meselesi ile ilgili Pontusçu cemiyet üyelerin İncil üzerine yemin ettiklerini, teşkilat reisinin metropol illerdeki ruhani reis ya da kiliselerdeki cemaat reislerin olduğunu ifade etmiştir. Bunu kanıtlamak için bir Pontus çetesinin Samsun'da rahip İskopos Efendi'den para ve cephane istedikleri mektubu meclise sunmuştur.

Emin Bey bölgedeki Rumların çoğunun dağlara çıktığını ve ellerinden silahlarını almadan bu işle baş edilemeyeceğini; çünkü yakaladıkları Pontusçuların ölene kadar direneceklerini söylediklerini açıklayarak mevcut tedbirlerin yetersizliğini gözler önüne sermiştir

Emin Bey bir mecliste hukuk konularında yapılan görüşmelerde söz alarak hukuk dışı uygulamalarının ve kararların düzeltilmesine yönelik müdahalelerde bulunmuş, ayrım yapmaksızın mümkün olduğu kadar adaletin sağlanmasında çalışmış ve tartışmaları kendi görüşleri doğrultusunda yönlendirmiştir

Mecliste Müdafaa-i Hukuk grubunun kurulmasından sonra muhalefetteki II. Grupta yer aldı. Emin Bey, 1922'de Erzurum milletvekili Süleyman Necati ve Mersin milletvekili Selahattin beylerin II. Grup adı altında hazırladıkları ve Mustafa Kemal'in meclis dışında bırakma amacını güden ve milletvekili adayının seçim bölgesinde 5 yıl oturmuş olmasını öngören kanun teklifini imzaladı. Ardından tutumunun yanlış olduğunu ve bu hareketin Mustafa Kemal'e karşı bir düzen olduğu kanaatine vardığını belirterek onlardan ayrıldı. 

Dönem sonunda meclisten ayrılarak Samsun’a döndü. Avukatlık ile birlikte tütün ticareti yaptı. 1931’deki 4.dönemde yeniden milletvekili seçildi. Bu dönem içerisindeyken 29 Temmuz 1934’te İstanbul'da hayatını kaybetti.

Pek, o üç milletvekiline daha sonra ne oldu?

Erzurum Mebusu Süleyman Necati (Güneri) bey (1889-1949), İzmir suikasti davasından yargılandı ve beraat etti. 1935-1939 yılları arasında 5. Dönem Zonguldak milletvekili olarak meclise girdi.

Mersin Mebusu Selahaddin Bey (1882-1949), bu kanun teklifindeki imzasına rağmen, 23 Kasım 1923'te Mustafa Kemal’in teklifi ile İstiklal Madalyası aldı.

Canik Mebusu Emin Bey (1890-1934), milletvekilliği döneminde Samsun İstiklal Mahkemesi üyeliği ve mahkeme başkanlığı yaptı.

İşte Atatürk böyle bir diktatör! idi. Diktatör olmakla suçlandığı bir dönemde dahi mecliste bizzat onun aleyhine kanun teklifi verilebiliyordu. O dönemin milletvekillerinin görevi el kaldırıp indirmekten ibaret değildi.

Emin Bey, vatan ve milletine sevdalı, milli mücadeleye, kurtuluşa inancı son derece güçlü bir karaktere sahipti. Bir hukukçu olarak hukukun üstünlüğüne inanır ve inandığı ilkeleri sonuna kadar savunurdu. Yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerine harç koyanlar arasında Emin Bey de bulunmaktadır.

Sevgi ve Selamlar

Emin Günaydın

Tarihçi-Sosyolog

KAYNAKÇA

1-Demirel Ahmet, İlk Meclisin Vekilleri Milli Mücadele Döneminde Seçimler, İletişim Yayınları, İstanbul 2013

2-Eken Halit, Bir Milli Mücadele Valisi ve Anıları Kapancızade Hamit Bey, Yeditepe Yayınları, İstanbul 2008

3-Umur Hasan-Pasin Adil, Samsunda Müdafaa-i Hukuk, Tan Matbaası,1944

4-Çevik Zeki-Özkan Filiz, I. Mecliste Muhalif Bir Önder Canik mebusu Emin Bey, İlkadım’dan Cumhuriyete Milli Mücadele, Mavi Yayıncılık, İstanbul 2008

5-Duman Önder, Canik-Samsun’da Seçimler ve Siyaset (1877-1950) Cilt I, Canik Belediyesi Kültür Yayınları, Samsun 2017

6-Harp Tarihi Vesikaları Dergisi, Sayı 22

7- Karaca Emin, Birinci Meclis’te Muhalifler, 1. Basım, Altın Kitaplar Yayınevi, İstanbul 2007.

8- Çoker Fahri, Türk Parlamento Tarihi Milli Mücadele ve T.B.M.M. I. Dönem 1919-1923, I. Cilt, Türkiye Büyük Millet Meclisi Vakfi Yayınları No.: 4, Ankara 1994.

9- Güneş İhsan, Birinci TBMM’nin Düşünce Yapısı (1920-1923), 3. Baskı, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul 2009, s.64.

9-Kemal Atatürk, Nutuk 1919-1927, (Bugünkü Dille Yay. Haz.: Zeynep Korkmaz), Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara 2006. 

10- Tunaya Tarık Zafer, Türkiye’de Siyasi Partiler 1859-1952, Doğan Kardeş Yayınları, İstanbul 1952.

  • BafraHaber Yorum
  • 1. TBMM’nin Açılması ve Canik Mebusu Bafralı Emin (Geveci) Bey içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 5
User defaultYorum Id: 185158
06 Ağustos 2023
09:18
  • Yorum Id: 185158
  • 06 Ağustos 2023
  • 09:18

Yazınız için teşekkür ederiz emin gececi babannemin amcası fakat hakkında bu kadar bilgiyi bilmiyordum

User defaultYorum Id: 118158
06 Mayıs 2021
23:59
  • Yorum Id: 118158
  • 06 Mayıs 2021
  • 23:59

Evet bazı muhalif milletvekillerinin akibetinde bir sıkıntı yok ancak muhalif vekillerden trabzon mebusu ali şükrü bey, topal osman tarafından katledildi.. topal osman kim? mustafa kemal'in yaveri..

User defaultYorum Id: 117538
25 Nisan 2021
13:48
  • Yorum Id: 117538
  • 25 Nisan 2021
  • 13:48

Bafra'mızın tarihine ışık tuttuğunuz için teşekkür ederim. ancak tarihi bir olayı anlatırken siyasi görüşlerinizi araya sıkıştırmanızı yadırgadım. özellikle kazım karabekir paşa milli mücadelede mustafa kemal paşa nın her zaman yanında olmuştur. kazım karabekir paşa 15. kolordu komutanı iken kendisine gelen emre karşı gelerek mustafa kemal paşa yı tutuklamamış, aksine "ben ve kolordum emrinizdeyiz paşam! " demiştir. ayrıca meclisi mebusanın kapatılması ingilizlerin istanbul u işgali ve meclisi basmaları sonucu gerçekleşmiştir. "mustafa kemal atatürk dikdatör değildir." tıpkı cumhuriyet in kuruluşundan günümüze halkın seçtiği liderler gibi...

Cevap
  • Yorum Id: 117669
  • 27 Nisan 2021
  • 05:09

Tarihte tüm kaynaklarda böyle geçiyor atatürkle her konuda fikir birliğinde olmasıda gerekmiyor kazım karabekir zamanın önde gelen isimlerindendir herkesin kendi düşüncesi olması lazım cumhuriyet kurulduktan sonrada ayrı bir parti kuruyor zaten nerede yorum var burada ben göremedim tarih çarpıtmaya gelöez ne olmuşsa bire bir yazmak lazım burada da öyle yapılmış kalemine sağlık

Daha Fazla Yorum