Saltanatlığa Son

Bu günlerde meslek odaları başkan ve yönetim kurullarının seçim süreci heyecanı  yaşıyoruz.

 Meslek Odaları;

__Üyelerinin, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak,

__Üyelerinin, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak,

__Üyelerinin, mesleğin genel menfaatlerine uygun olarak gelişmesini sağlamak,

__Üyelerinin, meslekleri adına birbirleri ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü, güveni hakim kılmak,

__Üyelerinin, meslek disiplin, ahlak ve dürüstlüğü korumak,

 Amacı ile kanunlarda yazılı hizmet ve görevleri yerine getirmek üzere tüzel kişiliğe sahip kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarıdır.

 Bu kadar önemli bir işlevleri olmalarına rağmen,  zamanla başkan ve yönetim kurulları bir takım kişi ve gurupların babadan miras kalmış gibi saltanat sürdürdükleri kurumlar haline dönüşmektedir.

 Başta ilçemiz ve ülke genelinde olmak üzere işlev acısından en önemli meslek odalarının başkan ve yönetim kurulları bir takım kişi gruplar tarafından yirmi-otuz-kırk yıllık bir süreç içerisinde yönetimi elinde tutanlar bunu bir başarı olarak göstererek gurur duymayı da ihmal etmemektedirler.

 Yirmi-otuz-kırk yıl meslek odalarında başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği yaban, bu kurumları kendi kontrollerinde bulunduran kişi ve guruplar;

 __Üyelerinin müşterek ihtiyaçlarını karşılama,
__Üyelerinin meslek faaliyetlerini kolaylaştırma,
__Üyelerinin menfaatlerine uygun gelişim sağlama,
__Üyelerinin birbirleri ve halk ile aralarında köprü kurma,
__Üyelerinin meslek-disiplin-ahlak kurallarına uyma,

Konusunda uzun yıllara dayanan görev süreleri içerisinde hangi çalışmaları yapmışlardır`

Maalesef bu soruya olumlu bir cevap veremiyoruz.

Nasıl olumlu bir cevap verelim.

Meslek sahiplerinin, esnafımızın durumu ortada!

Elinde iki üç kuruşu değerlendirmek için bilinçsiz ticarete atılarak çarpık ticari yapılaşmaya neden olanlar.

İşinde gerekli zamanda,  gerekli yenilikleri yapamayarak iflas edenler.

İşini geliştiremeyip kısır döngü yaşayanlar.

İşini kaybettiği için yuvasını yıkarak intihar etme noktasına gelenlerin sorumluluğunu ekonomik kriz ve ülkeyi yönetenlere atmak isteyen, yıllarca meslek odalarında başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği yapanların şapkasını önüne alıp düşünmeleri gerekir.

Biz meslek odası başkanlığı ve yönetim kurulu görev süremizde bu makam-mevki-konumun hakkını verebildik mi`  Bu makam mevki-konumun hakkını verecek çalışmalar yapabildik mı` Diye kendilerini sorguya çekmelidirler.

Bakınız yirmi-otuz-kırk yıl meslek odalarında başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği yapanlara;

__Oldukça fazla kişisel servetlere kavuşmuşlardır.
__Çoluk-çocuk, eş-dostları iş güç sahibi olmuştur.
__Kendileri, çevreleri siyasi-sosyal güce kavuşmuşlardır. 

Kısacası uzun yıllar süren meslek oda başkanlık ve yönetim kurulu üyeliği sayesinde kendileri ve çevreleri abat olmuştur.

 Nihayet bu durumun farkında olan meslek odalarının üyeleri bu gidişata-saltanata son vermek için harekete geçseler de karşılarında profesyonelleşen seçim hileleri,  seçim entrikaları,seçim cambazlarının karşılığında az da olsa başarılı olmuşlardır.

 Bir kısım meslek odalarının babadan kalma mirasmış gibi saltanatlığına son verilmiş, diğerleri ise hatırı sayılır oy alarak gelecek için ümit vaat etmişlerdir.

 Temennimiz meslek odalarına üyelerinin sahip çıkmalarıdır.

 __Üyeleri içinçalışacak,                                                                                                                
__Üyelerinin sorunları için kafa yoracak,   
__Üyelerine zaman ayırıp faydalı olacak başkan ve yönetim kurulu üyeleri seçmeleridir.

 Bu şekilde olursa meslek odaları amacına uygun çalıştırılmış olur.

Bu şekilde olursa meslek odaları kişi ve gurupların rant sağladığı yerler olmaktan çıkar.

Bu şekilde olursa meslek odaları kişi ve gurupların babadan miras kalmış saltanat sürdürdükleri yerler olarak kullanılmaz.

 Bu şekilde uzun yıllara varan saltanatlığı sadece meslek odalarında değil siyasette de görmemiz mümkün.

 Birey olarak, toplum olarak demokratikleşemiyoruz.

 Koltuk ve makamları kalıcı yapan, görev süresince hakkını vererek o koltuk ve makamlar da oturmaktan geçer.

 Koltuk ve makamları uzun yıllar boşa işgal ederek saltanat sürmekten değil.

 Saygılarımla

İsmail Karahan

  • BafraHaber Yorum
  • Saltanatlığa Son içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0