Bazıları olayın gerçek olup olmadığını sordu bazıları da hesap sordu hatta küfür ve tehdit etti. Bir gün sonra da kulüp yöneticileri basın mensuplarını çağırıp bir basın açıklamasında bulundular. Üzücü olayı haber yapmakta hiç gönlü olmayan Bafra ve Samsun medyası Kulübün basın açıklamasını yayınlama konusunda hiç tereddüt etmediler. Bugüne kadar habercilik olarak tarafsız yayın anlayışı sergileyen Bafrahaber, kulüp tarafından haberin altına yorum olarak eklenen basın açıklamasını manşetten verdi. Bu üzüntü verici olayın; Bafra`nın yöneticilerinin yaptığı gibi özür dilenerek kapanması yerine karşı propaganda yürüten kulüp yöneticilerinin, haberimizi tamamen asılsız ve yalan haber yaptığı iddiaları üzerine yazıyı tekrar yazma gereği düşündük. Öncelikle ilk yayınımızdaki eksik kısımlarımızı yazarak konuyu tekrardan irdelemek istiyorum.Haberi yaptıktan bir gün sonra Ünal Ataseven ve İsmet Badem ile yaptığım görüşmede eksik kalan kısımlar şunlar: Anlatan, Ünal Ataseven. O. Namlı garsonu yanıma gönderdi ve misafirin şapkasını çıkarmasını söylediBende böyle bir kuralın olmadığını ve bunu kendisine teklif edemeyeceğimi söyledim. İkinci eksik kısım: Anlatan İsmet Badem. Hep beraber kalkma kararı aldık. Ben kendimi tanıtma ve durumu izah etme amacıyla sol elim cebimde şahsın yanına gittim. Kendimi tanıtmak için konuşmaya başlayınca bana “elini cebinden çıkar” dedi. Bende sen kimsin ki elimi cebimden çıkaracağım, dedim. ... Gördüğünüz gibi bu eksik kısımlar olayın bütününü bozmayıp daha da vahimleştirmekte.Olay vahimdi. Bafra Şehir Kulübünde hiç olmaması gereken bir davranıştı. Zaten bunun ispatı da, kulüp yönetiminin panik halinde yaptığı karşı ataktı. Bizler de bunu tahmin ederek ödül töreni günü İsmet Badem ile videolu bir röportaj yaptık. Haberin altındaki linke tıklayarak olayı İsmet Badem`in ağzından izleyebilirsiniz. Küfür var mı yok mu orada göreceksiniz. Tamamen yok saydığınız yalanladığınız bu haber İsmet Badem tarafından videoda gördüğünüz şekilde ifade edildi. Şimdi, kim yalan konuşuyor`Bafra Kaymakamının, Bafra Belediye Başkanının, Bafra Cumhuriyet Başsavcısının ve tüm misafirlerin önünde olayı anlatan İsmet Badem mi ya da Orhan Namlı ve Şehir Kulübü yönetimi mi` Ya da İsmet Badem`i oraya davet eden ve olaya yakından uzaktan tanık olan Ünal Ataseven, Doğan Karafazlıoğlu, Ersan Sürmeli, Samer Şenbayrak, Onur ve Hayrettin Hoca mı` Ben bizzat İsmet Badem`i Ünal Ataseven`i, ErsanSürmeli`yi ve Onur Hocayı dinledim. En azından hepsinin ortak söylediği bir şey vardı. İsmet Badem oradan şapka taktığı için çıkarılmıştı yani kovulmuştu. Şu küfür olayını unutalım yok sayalım. Sizce bu durumu kurtarır mı` Sitemizin yorumcuları bu konuda çok çarpıcı ve farklı yorumlarda bulundular. Beyler, affınıza sığınarak ve yapıldığı iddia edilen küfrü de yok sayarak hatta sizin ifadelerinizi baz alarak yanlışlarınızı yazayım. Lütfen bir kere de özür dileme, haklısın deme büyüklüğünü gösterin. Kendinize ördüğünüz yüksek duvarları kırın ve gerçek dünya ile kucaklaşın. Kulübünüzde aldığınız karara saygı duyuyorum. Sizin kulübünüze kimin nasıl gireceğine siz karar verirsiniz. Bizim evde de sigara içilmez, misafir dahil. Misafir dediklerim, her zaman eve girip çıkanlar. Bu da benim kuralım. Ama evime bir daha gelme ihtimali olmayan bir misafire sigara yasağı uygulamam. İsmet Badem, Bafra`yı dünya çapında rezil eden bir cinayet sonrası gündemi biraz olsun değiştirmek, Bafra`yı olumlu haberler ile duyurmak için Bafra`ya gelmişti. Bafra`nın misafirperver büyükleri üç gün boyunca onu değişik mekânlarda ağırlamışlardı. Kendilerine buradan teşekkür ediyorum. Son akşamda kulüpte, Bafra`nın güzide insanlarının olduğu mekânda ağırlamak istediler. İsmet Badem bir şapkaya tahammül edemeyen kompleksin mağduru oldu. Kim bilir sadece şapkası değildi belki de tahammül edilemeyen şey... Arkasındaki bir tutam kuyruk, kirli dağınık sakalları blue jean ve t-shirt ü mü sebep olmuştu tüm bunlara. Ben size ne yapmanız gerektiğini söyleyeyim: Eğer bu kurallarınızda o kadar ısrarcı iseniz, o akşam yapmanız gereken tek şey sabahı beklemek olacaktı. Birileri tarafından davet edilip oturtulmuş bir kişiden daha sonra şapkasını çıkarmasını istemek kadar ayıp bir şey göremiyorum. Kim olursa olsun içeride oturan bir kişiden şapka gibi bir şeyi çıkarmasını istemek de ayıp bunu söylemek de. Sabahı bekleyemediniz mi. Sizdeki kurallar gereği refakatçi durumundaki Ünal Ataseven`in ifadesini alabilirdiniz. Ki zaten onu da yaptınız. Bir gün sonra Ünal Ataseven`den savunma istediniz. Ben belgeyi gördüm. O gece ayıp Ünal Ataseven`e yapılmıştır, İsmet Badem`e yapılmıştır. Biri misafirinin yanında mahcup olmuştur misafir de kovulmuştur. Kibarca sertçe kısmına hiç girmiyorum bu konu zaten herkesçe anlaşılmıştır. Aslında söyleyecek çok şey var ama duyarlı ve sağduyulu Bafra halkı söyleyeceğini söyledi zaten. İmajı bozulan Şehir kulübü yönetimi, özür dileme büyüklüğünü göstereceğine olayı yok sayma yöntemini seçmiştir. Basın yolu ile de bunu güçlendirmeye çalışmış hatta Bafra Cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur. Ben savcımızın yerinde olsaydım, İsmet Badem`e şikâyetçi misin diye sorardım. İsmet Badem`in de Bafra`da yaşadığı güzel anılar ve güzel insanların yüzü suyu hürmetine şikâyetçi değilim efendim demesini beklerdim. Basın açıklamanız tam bir talihsizlik. Evet, adamı çıkardık ama kibarca dışarı çıkardık yaklaşımı dahi kendi başına ciddi bir sorun. Umarız iç sesiniz size doğruyu fısıldamıştır. Değilse yazık cidden yazık. Kaymakamım bana görmeye değer, Bafra`nın iyi taraflarını gösterir misiniz, cinayetlerin, yolsuzlukların, mafyalaşmanın, otun arasında... Sorunların iyi taraflarını görerek sadece kendimizi kandırır ve sorunun dağ gibi büyümesini sağlarız. Siz buz dağının görünen kısmına bakıp aaa ne kadar da güzel duruyor gel bir fotoğraf çekinelim derken buz dağının altı olanca heybeti ile karaya vurmuş olacaktır ya da biz biz buz dağına. Nitekim öyle oldu. Yorumlarda şahsıma yazılanları da düşünce özgürlüğü kapsamında ele alıyor ve yeter ki düşünün ve de yazın diyorum :)) Hiç düşünmemekten iyidir.Editör