Başkanın ağzından çıktığı varsayılan aşağıdaki sözleri hiç üstüme almayıp herhangi bir basın mensubuna yönelik söylenmiş kabul ediyor ve talihsiz bir açıklama olarak görüyorum. Ancak üstüme almamak da mümkün değil.
Yazının dün yayımlanan “Köylüsünün Başkanı” başlıklı yazı ile aynı güne gelmesi tesadüf değildir galiba.
Ayrıca bu sözler, haberde sözü edilen Emniyet Müdürünün Başkanı ziyaretinde söylenmişse neye ,işarettir. Cümle itibari ile ziyaretle bir bütün olarak görülüyor. Şöyle ki: “Bizim görevimiz Bafra’da yaşayan insanların mutluluğu huzurunu sağlamaktır.” deniliyor ve peşinden “Fakat” ile başlayan aşağıdaki sözler sarf ediliyor.
Yok öyle değil de o haberin altına iliştirilmişse daha da düşündürücü. Çok rahatsız olmuşsanız yazımıza katılmadığınızı belirten bir basın açıklaması yayımlayabilirdiniz. Emniyet ziyareti haberinin altına iliştirerek basına (bize) çakmanız da düşündürücü.
Böyle kaçamak, iliştirme basın açıklamalarına ne gerek var. Buna da yüreğiniz yetmedi mi desem olur mu şimdi. Polise mi sığınarak ya da arkasına gizlenerek çaktınız desem basının abartı sanatına girer mi acaba...
Böylesine genel yazarak anlayan anladı mı demek istiyorsunuz. Bakın biz açık açık yazıyoruz ve yazdıklarımız ile yüzleşiyoruz, sizinle de daha çok yüz göz olacağız.
Yazınıza gelince: Medyayı duyarlı olmaya çağırıyorsunuz. Medya duyarlı mı bilmem ama ben duyarlıyım. Bakın saat 04.32 hala çalışıyorum. Görülen eksikliklerin gündeme getirilmesinden rahatsız olma lüksü ve hakkınız var mı` Tabi ki yok. Dert yanmaya değil, dert yakmaya geldiniz.... Biz eksiklikleri nasıl yazacağımızı sizden mi öğreneceğiz, Yani siz nasıl yazacağımıza mı karışıyorsunuz` Öyle ise nasıl yazalım Hocam` Ne yazmışız` Suç mu` Adliyenin yerini biliyorsunuz… Yok suç değil ama yakışıksız mı` Bırakın da kamuoyu karar versin.
ben gün boyu aldığım olumlu tepkileri ve kimlerden olduğunu size aktarayım mı` Onlarda mı seviyesiz` Sizin akıl hocanız kim` Hatırlarsanız sizin akıl hocalarınız, sezon başında size “cimri” dediğim için Beni mahkemeye vermenizi salık vermişti. Siz de o akıllıya uyarak avukatı çağırıp bundan bir şey çıkar mı diye sormuştunuz.
İyi iş yani. Cimri dedik, beğenmediniz ve bana akıl verip “tutumlu yazsaydınız” dediniz Şimdi de köylüsünün başkanı dedik… Kulağımızı çektiniz...
Ölçü ve seviye nedir sizce` Hangi kriterlere göre ölçülü ve seviyeli olacağız. Şimdi siz bize seviyesiz mi diyorsunuz. Ayrıca ola ki ölçüyü kaçırırsak ne şekilde yanımızdan uzaklaşacaksınız. Yakında veya uzakta mıyız ki.
Basında yanlış yapanlara kim müsaade etmeyecek. Lütfen bunu açıklayın. Benim bildiğim basının iki patronu vardır. Biri reklamvereni diğeri de okuru. Kaldı ki, şu anda reklamı yayımlanan değerli müşterilerim dahi bize patronluk yapamadı, teşebbüste dahi bulunmadı. Ama sizin çalışanlarınız belediyenin reklamı yayımlanırken bize patronluk yapmaya kalkıştı. Biz de şanımıza yakışanı yaptık. Gerektiğinde bunu açıklarız.
Bizim gerçek denetçimiz okurdur. Kamuoyu vicdanıdır.
Açıklayacağınız ne varsa açıklayın, Yeri bugün.
Basını basın olmaktan çıkaran insanlar kim. Kimden söz ediyorsunuz. Basını basın olmaktan yavaş yavaş çıkaran bir basın mensubu mu yoksa dışarıdan biri mi` Bu nasıl bir söz böyle. Biz işimizi adam gibi yapıyoruz. Siz kendi öz eleştirinizi yapın tabi. Halk tarafından seçilmiş olmak demek Ben bu kasabayı görev süremce kafama göre yönetirim, halk beğenmezse bir sonraki seçimde bizi görevden alır demek değildir.
Baştan sonra basını baskı altına alan bir yazı olmuş. Hatta tehdit de var.
Benim kullanışlı basınım bundan anlamaz zaten. Hatta çok sevildiğim için eminim sizin yazınızı da manşetten verirler. Tabi kopyala-yapıştır esnasında son paragraf dikkatlerini çekerse. Malum haber bir ziyaret haberi. Basınım nerden bilsin yazının altında polis amcaların arkasında, basına çakılmış yazı var. Bafra basınının biri değil mi, kaymakamlıktan bana gelen tekzibi “flaş flaş kaymakamlıktan bafrahabere tekzip” diye manşetten veren. Para versem o reklamı yayımlamaz akıllı.
İşte ben onlarla o kullanışlı kumaşlarla aynı işi yapıyorum.
5 yıl öncesine kadar basın yüzü görmeyen Bafra ancak basın gördü. Basının asli görevi olan eleştiriyi gördü. Bafrahaber neden büyüdü sizce` Eleştiri haklarını kullanabildikleri için. Ben onların eleştiri hakları için mahkeme kapılarında geziyorum. Bafra’nın itibarını korumak için yazdığım bir yazıdan dolayı 2 milyar ceza yedim.
Bence herkes yani Bafra’yı yönetenler akıllarını başlarına alsın ve en azından Bafrahaber’i iyi anlasın. Biz bugün eleştirmiyoruz 5,5 yıldır eleştiriyoruz. Siz yönetenler, eleştiri sınırlarınızı geniiiiiiş tutun. Eski alışkanlıklarınızdan kurtulun. Eleştiri iyidir. Geliştirir.
Burası kullanışlı basın merkezi değil. Kaymakam yazı gönderir “bundan böyle” der. Müdür “haberin altına yorum yazma, sen o konuya girme” der Belediye Başkanı “cimri deme, tutumlu” de, der.
“O bakımdan bizler dahil her kez işini adam gibi yapmalı.” )) Ya Hocam sorması ayıp bu yazıyı kim yazdı. 5 yıldır Belediye basınından haber alırım ve okuyup düzeltmeden yayımlamam. Bu yazı Belediye basınından çıkmadı, Belediyenin haberine iliştirildi... Belediye basınında her kez yazan kimse yok ki.
Mutlu hafta sonları…
Editör...
BAFRA BELEDİYESİNDEN GELEN TOPLUM DESTEKLİ POLİS MERKEZİ BAŞKANI ZİYARET ETTİ HABERİ
“fakat Medyanın da daha da duyarlı olmasını gerekir. görülen eksikliklerin gündeme getirilmesinden rahatsızlık duymuyoruz. Bizim bu yaklaşımımız seçimden önce olduğu gibi bu günde geçerliliğini koruyor. Biz bu konuda rahatsızlık duymuyoruz fakat her şeyin ölçülü ve seviyeli olmasından yanayız. Öyle olduğu sürece bizler basınında yanında oluruz. basınımızda da yanlış yapan insanlara da müsaade edilmemesini istiyoruz. Yeri geldiğinde bu konuda da düşüncelerimizi ifade edeceğim. Bafra`daki basınımızın da basın olmaktan yavaş yavaş çıkarmak isteyen insanlar var. O bakımdan bizler dahil her kez işini adam gibi yapmalı. Bizler halkımız tarafından seçilerek görevlendirildik. Görev yapamazsak halkımız bizi yine halkımız tarafımdan görevden alınırız. Fakat kimsenin yanlış adım atmaya da hakkı yok” dedi.”
