60.000 İmzaya Direnen Adam

 60.000 imzayı  görmezden gelip direnen bilmez mi ki bu rakam bahse konu memleketimizin neredeyse nüfusu kadar. Israrla bilmemek memleket adabından uzak ve aksine/dikine gitmeyi gerektirir. Neden dikine gidiyorlar`
Bafra ile ilgili alınan halk kararı, halkının söz sahibi olduğu doğal, bilindik demokratik bir halk örgütlenmesi, birlikteliğidir. Bu iradeye karşı direnen/görmezden gelen kişi ya da kişilerin en son mebus olması gerektir. Yani bu halkın oyuyla seçilip bu memlekete mebus olan biri ya da birilerinin halkına sorumluluğunu böylemi göstermesi gerekir`

Hiç kimse, 60.000 insanımızın talebini mikro milliyetçilik olarak nitelendirip sadakat ölçümüne gidemez. Şimdi asıl sadakati Bafra’lının sorgulaması gerekmez mi`Şimdi sorguluyoruz; meydan siyasetçiliğinde hizmet sözlerini, halkının taleplerini yerine getireceğine dair sözleri verenler istifa mı etti` Sözleri bu memleketin halkına değil sadece oyuna mıydı` Erk sahibi olanlar sözünü erken mi terk etti` Sonra bu Tekel binalarına sulanmayın cümlesi adaba yakışır mı` Ugandavari olarak hafızamıza kazınan bu cümleyi duymazdan geldiğimi, acilen beynimden kovmam gerektiğini belirtmeliyim.
      İlk olmayacaktık bu hususta, güzel ülkemizin başka ilçelerinde de Üniversiteler kuruldu. Kısaca dillendirelim;

     Çubuk’ta Sn.Kaymakam ve Sn. Belediye başkanı büyük gayret içinde. Ala, ala. Bu gayrete ilk destek Büyükşehir Başkanı Sn. Gökçek’ten geliyor; gerekirse binaları kendilerinin yapabileceğini söylüyor. Konu bizim ki gibi memleket meselesine dönüşmüş durumda, en önemli farkımız ise onları ne “mikro milliyetçilik” ne de “sulanmayın” diyerek taleplerinden soğutuyorlar. Gayretleri Çubuk ilçesinde Gazi Üniversitesine bağlı Veterinerlik Fakültesini kurmak…

Tek örnek,az örnek.

Seydişehir ilçesinde Selçuk Üniversitesi’ne bağlı Ahmet Cengiz Mühendislik Fakültesi temeli atıldı.

İki örnek yeterli örnek lakin üçüncü örnek bizim ikramımız olsun.
Van’ın Erciş  ilçesinde Yüzüncü Yıl Üniversitesi İşletme Fakültesi kuruluyor.

Bafralı fakülte isterken haddi bildiriliyor, sonuç olarak boş çekiyor. 
     Benim, geçmişte yıllarca il sözü verilip hatta “il oldu” ümidiyle Ankara’dan, İstanbul’dan onlarca aracın katıldığı kutlama konvoyları düzenleyen, siyasetçisine itibar edip sevinen yalnız memleketim. Tekel binası artık halkımızın binası olmuş, nicelerimizin annelerini, babalarını emekli eden o fedakâr yapılar, satılık bir varlık olmaktan uzak neredeyse memleketin varlık sebebi olmuşken böyle olur mu` 

     Sadakat her şeydir. Halkına sadakati eksik siyasetçi olmaz. Bu siyasetçiler, bizlerin onlara karşı sadakatini sorgulayacak kadar bencilce yaklaşıyorlar. Vekillik/vekâlet yerine kişisel karar almaya doğru yol almış ise sadece o yolun yanlış olduğunu söylemek yetmez, bencilliğe de vurgu yapılır. Bafra’mızın Tekel binalarına Üniversite yapılmasına dair taleplerini her kim siyasetçi engelliyorsa vekâlet verdiğimizden mütevellit doğuracağı tüm memleket ekonomisi kayıplarına paydaş olamayacağımızı bildiririz. Başarısızlığımız, sizlerin başarısızlığıdır ey siyasetçilerimiz. Lütfen üstlenmekten aciz kalmayınız, bu sizin en doğal hakkınızdır. Biz o binaları sattığınızda, üniversite olmasın diyerek direnen sizleri daima hatırlayıp unutturmayacağımızı taahhüt ediyoruz.

     Hazırda bina varken, memleket insanının taşın altına elini koyması, para yardımı yapması ve yeni üniversite binası inşası isteniyor. Dalga mı geçiyorsunuz, hitabınız ilk çağ insanına mı` O binaları biri alıp evinin bahçesine götürmeyecekse bırakın Türkiye’nin en önemli sermayesi olan beyinleri memleketimizde, o satacağınız binalarımız da yetişsin. Beyinlere gerçekten önem veriyor musunuz Sayın Samsun milletvekilleri`

    Kerameti kendinden menkul siyasetçiliğe ne lüzum` Geriye doğru giden toplumlarda en ciddi basiretsizlik, önemliyi önemsizden ayırt edebilme yeteneğinin kaybettirilmesidir. Şimdi bir mebusun kararı 60 bin imzadan neredeyse daha önemli bir hal aldı.

    Memleket işlerini ihmal ederek ihtirası, asabiyeti, hizipçiliği; Eğer başarıya götürecekse bunlarda birer erdemdir! Düşüncesi ile yapmak gelecekte insanımızı fakirleştirecek en ciddi tehlikedir. Bu düşüncenin vahameti sadece siyasiler için değil hepimiz için geçerlidir.

    Aynanız daima yansıtacak, yansıtmalı. Biz bu üniversiteyi sizlerin istediği yere ne yazık yapamayacağız,Tekel binalarından başka bir yere yapılacağı ima eden Sn.Kılıç’tan hala ümidim var. Bakınca yüzlerine kendimizi görmek istiyoruz ısrarla. Şayet bu inancımız sonsuza değin sürmeyecektir. Üst üste bakılıp aynası yansıtmayanlar için Mesnevi’den cuk yerine oturan bir alıntı yapmak istiyorum;”Aynan niçin yansıtmıyor biliyor musun` Çünkü yüzündeki pas temizlenmemiş.” Temennim, yüzlerinizin hiç paslanmaması üzerine.

 Saygılarımla.
Murat Tutgin

  • BafraHaber Yorum
  • 60.000 İmzaya Direnen Adam içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0