28 Şubat Doğum Günüm ve Annem...

Ben,Tokat doğumlu bir Kadastro Zabıt Kâtibi babanın ve Samsun Alaçam nüfusuna kayıtlı bir annenin,Samsun, Ayvacık doğumlu,5 kardeşin ortancası Oktay Zerrin.

Annem anlatır, durur hep benim bebekliğim, çocukluğumu.

Doğduğumda beni kucağına alamayacak kadar zayıfmışım. Gelişip,büyümem hep sorun olmuş.

Hatta öyle ki,Ayvacık halkının, bir rivayete göre;böyle çok zayıf bebeklerin tavuk kümesine koyarlarmış.Sebebi de eğer kümese konan bu çok zayıf bebekler ağlarsa iyi olacak ağlamazsa ölececekmiş !

Rivayet işte,adı üstünde.

Güyâ, daha kümesin kapısını tam açmak üzereyken öyle bir ağlamışım ki herkes sevinçten o anda adeta bayram yapmış.

Çünkü o adı edilen rivayete göre artık ölmeyecekmişim !

Hızla iyileşip,kilo alacakmışım !

Şu anda hasta olan annemi ne zxaman ziyarete gitsem,bana hep bu anıyı anlatır ki artık ailede bu anıyı bilmeyen de kalmadı.

Hatta komşular bile öğrenmiş bunu !

Ve bu şekilde yırtmışım ölümü ! Ve günden güne gelişip büyümüşüm demelerine göre. Annemin bu anlattığı olayı artık ezberledim desem yalan olmaz hani !

Fakat anne yüreği elbette ki bu.
Canından bana can veren, cennetle müjdeli annelerden bir anne işte !

Bende,yetişmemde babam gibi emeği ve hakkı olan; altın kalpli ey yüce kadın !

O`nun daha biz, ortaokul çağındayken, biz evlatları için İstanbul`a gidip, bir iplik fabrikasındaçalıştığını ve 55 plâkalı yolcu otobüslerini gördüğünde, memleket hasretiyle yanıp tutuşarak o koca otobüslere sarılıp sarılıp, tıpkı biz çocuklarını koklar gibi öptüğünü analatırdı hep yazdığı mektuplarda.

Yâni,sizin anlayacağınız tam bir duygu sağanağı !

Yine Sinop,Gerze`deki o büyük yangında,babamla birlikte sinemada olduklarını ve yanma tehlikesi ve korkusu yaşadıklarını anlatmıştı bizlere.

Annem,kendisi bir aşcı olan dedemin Sinop`taki lokantasında,daha çocuk denecek yaşta çalışmış.

Dedeme yardım eder, yemek yapmayı öğrenirmiş.

O yüzden övünmek gibi olmasın bizler ailece annemin yaptığı o güzelim pirinç pilavlarını büyük bir hazla yerdik hep !

Annem dedeme yardım ederken aynı zamanda Ayancık Kurtuluş İlkokulu`na gidip,oradan mezun olmuş.

Kısacası ben, işte böyle eli değil, ayakları öpülecek bir annenin evlâdıyım ! ><

Ben,bu yıl kesinlikle kendi annemi " yılın annesi "ilân ediyorum şimdiden. <

Elbetteki herkesin annesi kendine göre çok kıymetlidir fakat benim annem her türlü övgüye lâyık bir insan, bir sevgi meleğidir !

Hele O`nun bana 1956 yılında,Samsun Ayvacık`ta doğum yaparken, tek başına evde olduğunu ve yanma tehlikesi geçirdiğini söylerken, tüylerim diken diken oluyor !

O zamanlar Ayvacık Çarşamba`ya bağlı bir bucak iiken, Samsun`un güzel,yeşil ve Hasan Uğurlu Barajı ile anılan şirin bir ilçesi oldu.

Babam Ayvacık`ta çalışırken, ulaşım için kara yolları o zamanlar bugünkü gibi gelişmemiş.

Hatta ilçede ulaşım Çarşamba Yeşilırmak üzerinden,kayıklarla yapılırmış.

İşte bu ve buna benzer daha bir çok sebepten dolayı,ben annemi " 2011 Yılı`nın Annesi" ve " Meleği " seçiyor ve buradan da bunu gururla ilân ediyorum !

işte ben, böyle asil, güzide, altın kalpli, biz çocuklarının geleceği için ekonomik mücadele veren bu yiğit kadını,alnından öpüyorum !

Yüreğinden sevgiyle öpüyorum !

Alnından öpmek de yetmez; O`nun ayaklarının altını öpüyorum ! Rahmetli babamın da bizlerde çok hakları var elbette.

Örneğin babam " SON POSTA" Gazetesi muhabiriymiş.

Hatta kendi el yazısıyla yazdığı bir de şiir defterini bulmuştuk.

Bu da bendeki şairliğin ve muhabirliğin,yazarlığın; babamın genlerinden geçtiğini söylemekte fayda var !

Babam Tokat`a gelen Atatürk`e," paşam ben lise ikiden terk bir hayranınızım, sizden iş arz-edecektim"şeklinde bir istekte bulunmuş.
Bunu annem anlatmıştı bizlere.

Ve Atatürk,babama aynen şöyle demiş: "sen, ilerde bir adliyeci olacaksın " !

Ve gerçekten de babam Adliye Zabıt Kâtibi olarak 25 yıl Devlete hizmet etti !

Ancak geçimsiz bir hâkimi vardı ve rahmetli babamla çok uğraşmıştı.Vukuatlarından yalnız birini anlatayım: Babama izin verir hem de peşinden mübaşiri gönderip" hemen gelsin"dermiş.

Babam tam 4 kez istifa edip geriye aldı o hâkimi yüzünden.

Çünkü her istifasında bizi, çocuklarını, ailesini düşünmüştü şüphesiz.

Elbette ki yargıda, yüce Türk Devleti`nde çok dürüst,güvenli, asil ve şerefli hâkimlerimiz var.

Onları bu anlattıklarımdan tenzih ederim.

Allah`tan babama rahmet diliyorum. O`nun bizlere sunduğu imkânlarla ve desteğiyle okuduk. Ekmek yedik, adam olduk !

Mekânı cennet olsun inşallah. 

İşte bir yanda eşsiz insan annem bir yanda mükemmel bir baba !

Ben,ağabeyim ve O`nun eşi olan yengem,yengemin erkek kardeşi ve O`nun da eşi birer öğretmen olarak yıllarca Türk Millî Eğitimi`ne hizmet ettik!

Sadece ağabeyim, Ankara Ticaret ve Turizm Yüksek Öğretmen Okulu mezunu olarak öğretmenlik yerine serbest mesleği, ticareti tercih etti.

Ben dahil saydığım bu öğretmenler yâni bizler hepimiz emekli olduk !

Ben emekli olunca zaten yüksek okulda amatörce yaptığım gazeteciliğe daha ciddî manada eğilerek, şu anda Ankara Efece Haber Gazetesi ,Samsun Temsilcisi,köşe yazarı ve muhabiri,  Bafra Haber Gazetesi ile Bafra Altınova Gazetelerinin de muhabiri ve yazarı oldum.

Amacım Basın alanında yararlı olabilmektir.

Yine TRT Türk Sanat Müziği Repertuarı`na bugüne dek 25 kadar bestede söz yazarı olarak imza attım.

Bu eserlerde Bafra imzası var.
Yâni memleketimi bu alanda da ve yine bugüne dek başta şiir, şarkı,tiyatro,Basın,spor gibi bir çok alanda övünmek gibi olmasın da aldığım ödüller, plaketler,başarı belgeleriyle en iyi şekilde temsil ettiğime inanıyorum.

Bu başarılarımı çekemeyen, engellemeye çalışan ve şahsî ihtiraslarınıön plana çıkartıp,akıllarınca beni sindirebileceklerini zannedenen,o küçük düşünceli insanlara karşı aksine yılmadan,Bafra için ve tüm vatanım için yine aynı hız ve amaçla çalışacağımdan emin olabilirsiniz.

Çok şükürler olsun ki Ankara Hacettepe ve Sivas Cumhuriyet Üniversiteleri`nde okuyan Taner ve Çiğdem adlı iki başarılı ve erdemli evlât sahibi bir anne ve babayız.

Eşim Aysel de emekli bir Devlet Memuru olup, kendisini ailesine, çocuklarına adamış onurlu ve dürüst, inançlı bir eş olarak 25 yıllık bir evlilik kurumu olan bir aileyiz.

İşte tüm bu ve buna benzer bir çok sebepten dolayı bugün 28 Şubat Doğum Günümde anılarımı, ailemi sizlerle tanıştırmak istedim.

Sürç-ü lisân eylemişsem özür dilerim.

Şimdiden doğum günümü kutlayan ve kutlayacak olan herkese çok teşekkür ediyorum. Sağolun,varolun. İiyi ki varsınız ! Son olarak da beni dünyaya getiren sevgili anneciğimin o mübarek ellerinden ve ayaklarının altını sevgiyle,saygıyla öpüyorum.Sağol annem ! Sana lâyık bir evlât olmaya gayret ediyorum,edeceğim de inşallah ! OKTAY ZERRİN

  • BafraHaber Yorum
  • 28 Şubat Doğum Günüm ve Annem... içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0