Sayın Başkan söylentilere kulak asacağına,
ortada dolaşan iddiaların dedikodu mu yoksa gerçek mi olup olmadığı araştıracağına,
eleştirileri titizlikle değerlendireceğine çıkıyor ve
“Söylentilere, mesnetsiz dedikodulara, yapıcı olmayan sürekli yıkıcılığı ön plana çıkarmaya çalışan eleştirilere asla kulak asmam. Bizim geçmişimizde adaletsizlik olmamıştır. Bu saatten sonrada asla olmaz.” diyor.

Bu sözlerin anlamı bizim açımızdan sadece şudur:
“Ben, kendimle ve yönetimimle ilgili tüm iddiaları söylenti olarak kabul ediyorum. Ekibime de güveniyorum ve arka çıkıyorum.”

Bravo, tebrik ederim.
Siz bizim yazdığımız eleştiri yazılarını: “yapıcı olmayan sürekli yıkıcılığı ön plana çıkarmaya çalışan eleştiriler” şeklinde,
Bu sitede yorum yazan yüzlerce Bafralının düşüncelerini, görüşlerini de “söylenti ve mesnetsiz dedikodu” olarak kabul ettiniz.

Tüm bunlara söylenti ve yıkıcı eleştiri olarak kabul etmek, size oy veren binlerce Bafralının düşüncesini ve tepkisini hiçe sayma ve değersizleştirmedir.

“Geçmişimde hiç adaletsizlik olmamıştır”  bundan sonra da olmaz diyorsunuz.
Siz adaletin ve adil yönetimin ne olduğunu biliyor musunuz`
Adalet, şüpheyi dahi  adaletin önüne koymaktır.

Vebal altındayız.
“Nerde bir eksik gedik varsa, yazmazsanız söylemezseniz vebali boynunuza olsun” dediniz.

 Boynumdaki bu vebal ile yazıyorum.

6 yıldır bu sitede her fırsatta müdürler yazıldı.
Neden biliyor musunuz`
Çünkü müdürler Belediye yönetiminin ortağı olduğu için.
Siz belediyeyi bir ekip ile yönetiyorsunuz. Onlar da bu ekibin bir parçası.

Belediyeyi başkan değil müdürler yönetiyor sözleri ayyuka çıkınca kötü gidişatın veya bazı iddiaların da odak noktası onlar oluyor.

Örnek Billboard ihalesi.
Neiş döneminde nasıl olduysa peşkeş çekilmiş ve ihale o günkü komisyon tarafından firmaya verilmiş.
O ana kadar ihalede müdürlerin etkisi yok sayalım.

Sonra sizin döneminiz.
Belediye sizin döneminde en az 30 tane daha billboarda izin veriyor.
Bu izinlerin altında kimin imzası var.

Sizin imzanız yok, çünkü bana “haberiniz olmadığını” söylemiştiniz.
Öyleyse bu onayı kim verdi`
Yoksa, formalite dahi olsa izin dahi alınmadı mı`

Alınmadıysa bu çarpık düzenin sorumlusu olarak aklımıza kimler gelir`
Tabiki bu işle ilgili müdürler.
Peşinden de sizin söylenti olarak kabul ettiğiniz “rant iddiaları” konuşulmaya başlanır.

Belki de siz hiç farkında olmadan büyük bir rantın değirmenine su taşıyorsunuz.
İşte müdürler bu yüzden hedef tahtası.

Paranın olduğu her yerde bu tür eleştiriler olacaktır.
Görüyorsunuz benim için dahi neler iddia ediliyor. Güle oynaya basıyoruz onayı ve tüm Bafra’ya okutuyoruz.

Yazılan çizilen hiçbir şeyi söylenti, dedikodu olarak değerlendirmeyin,
Müdürlerinizi de, denetleyerek veya denetleterek rahatlatın.
Bu müdürler denilen geniş kavram içinde herkes hedef oldu.

İnsanların iddialarını dinleyin.
Yeni göreve başladığınızda işçiler ile bir toplantı yaptınız.
Toplantıda bir işçi size “bazı müdürler belediyenin boyası ile evini boyatıyor” demiş.
O müdür de oradaymış.
Siz ise “bakarız” demişsiniz. Hala bakıyorsunuz…

Ben size “billboard” peşkeşini anlatmıştım.
“Bunlardan haberim yok” demiştiniz.

Haberiniz olmamasını mazur göremem ama ertesi gün hiçbir şey yapmadınız. Neler yapılması gerektiğini dün yazmıştım.

Ben bir gün belediye başkanı olursam seyredersiniz Bafra’nın nasıl yönetildiğini:)

Biri telefon açıyor ve bir müdür ile Belediyeden ihale alan bir firma arasında hısımlık bağı kuruyor, sonrada o firmanın değişik bir yöntem ile rant elde ettiğini iddia ediyor.
Siz buna söylenti diyemezsiniz. Değerlendirmek zorundasınız.

Bir bankadan belediye kredi çekiyor.
Ertesi gün bir müdürünüz aynı bankadan ev kredisi çekiyor.
Vatandaşın biri de bunda “rant” var diyor.
Diyebilir, siz bunu kulak arkası yapamazsınız! Buna “dedikodu” diyemezsiniz.

Malum firmaya yılda 200 milyarın üzerinde fatura kesiliyor (Yakında…)
Malum firmanın, paraların dışarıya çıkarılma merkezi olduğu iddia ediliyor,
Araştırma gereği duymuyor musunuz`
Bu paralar ne parası hiç sordunuz mu`
2 yumurtanın hesabını yapan siz, hiç sordunuz mu bunlar ne parası.

Basit bir iki örnek yazdım.
İddiaların hepsini değerli kabul edin,
Kırk tane iddiadan bir doğru yakalar mıyım düşüncesi ile araştırın, sorgulayın.
İnanın, onların denetlenirken görecekleri “manevi zarar”,
söylenti diye kulak arkası yapıp ortaya bıraktığınızdan daha az olacaktır.
Zaten dürüst bir kişi çıkar ve kendini denetletir bunun için de tüm yasal zemini kendi elleri ile hazırlar.

Siz yine de müdürlerinize bağlılıkta ısrar edecekseniz,
Bafra kamuoyu da hayatınız boyunca bunu unutmayacaktır.

Siz başkan olurken çok heyecanlanmıştım.
Neiş döneminin en büyük eksiği olan çelik bileğin siz de olduğunu söylemişlerdi.
Hatta sizin için “O kadife eldivenli çelik eldivendir” şeklinde övgüler yağdırmışlardı.

3 yıl olacak sizin eldivenin içinde çelik falan göremedik. Bafra’nın her taşının çelik bir bileğe ihtiyacı var.
Ben her gün yazacağım. Umarım bugün yıkıcı bir eleştiri olmamıştır sizin nazarınızda.

Editör