Dost İkliminde Yetişen Gül Vefa

“Bir fincan kahvenin kırk yıl hatrı vardır.” derler ya bu söz gizliliği maneviyatta olan vefayı hatırlatır bana her zaman.

Menfaatlerin, çıkar ilişkilerinin prim yaptığı bu devirde bizi daha insan kılan, sevgiye bağlılığı sürdüren, dostluğun temelini oluşturan vefayı bilmek, bilenlerden olmak ne güzel diye düşünürüm. 

Üzülsek de hastalıkta, mutluyuz sağlıkta onlarla denilebilen insanlardan olmak ne güzel diye düşünürüm. Sevdiklerimizin, sevenlerimizin kadrini kıymetini bilmek ne güzel diye düşünürüm. Yaşlı adamın hikâyesinde olduğu gibi…

Yaşlı bir adama sokakta yürürken bisikletli çarpmış ve hafif yaralanmış yaşlı adam. Çevresindekiler hastaneye götürmüşler yaşlıyı. Hemşireler, röntgen çekerek herhangi bir kırık veya çatlak olup olmadığını inceleyeceklerini söylemişler. Yaşlı adam huzursuz- lanmış; acelesi olduğunu, röntgen çekinmek istemediğini söylemiş. Hemşireler acelesinin nedenini sormuşlar. “Eşim huzurevinde kalıyor, her sabah yanına birlikte kahvaltı yapmaya giderim, gecikmek istemiyorum.” demiş. Hemşire: “Eşine haber iletir, gecikeceğini söyleriz” deyince, yaşlı adam üzgün bir ifadeyle: “Ne yazık ki karım Alzheimer hastası hiçbir şey anlamıyor, hatta kim olduğumu dahi bilmiyor.” demiş. Hemşireler hayretle: “Madem sizin kim olduğunuzu bilmiyor neden her gün onunla kahvaltı yapmak için koşturuyorsunuz?” diye sormuşlar. Yaşlı adam cevaplamış: “Ama ben onun kim olduğunu biliyorum.” 

İşte böyle asil bir duygudur vefa. İyiliği yapanı ve iyiliği hatırlamayı ifade eden kadim bir değer, bir erdemlilik, istiridyenin kalbi misali dostlukları alıp küçük kum tanesinden muhteşem bir inciye dönüştüren kıymettir. Yaradan’a duyulur, seni yetiştiren aileye duyulur, sevdiğine duyulur, dost ve arkadaşlarına duyulur, topluma duyulur.

İnsanoğlunun en çok muhtaç olduğu vazgeçilmez bir haslet olan, toplumu ve aileyi ayakta tutan, toplumun devamlılığını sağlayan, dualara şükür, insan olmanın anlamı, güzel paylaşımlar sevgiyle olan ve dostlarla hissedilen gönül birlikteliği vefayı da her güzel şey gibi kaybetmek üzereyiz. Vefa da her güzel şey gibi geçmişin tozlu raflarında yer almaya hazırlanıyor; insanlık, ahlakın ve tüm erdemlerin değerini unuttukça, değerler konusunda yozlaştıkça.

Yeniden insanlık erdemlerimize dönmemiz gerek toplumca çözülmeden. Hepimizin Yaradan’a, toplumuna, tarihine, atalarına, ailesine, milletine, dostlarına bir vefa borcu vardır. Unutulmamalı!

Unutulmamalı Mevlana’nın sözleri: “Vefa nedir bilir misin? Vefa arkanda bıraktığını, giderken yaktığını yabana atmamandır. Vefa; dostluğun asaletine, bir dua sonrası verilen sözlere, hayallere ihanet katmamandır. Vefa; ötelerin sonsuz mükâfatı karşısında, cehennemi hafife almaman, ulvi güzellikleri dünyaya satmamandır.”

Sevginin vefasıyla yaşamanız dileğimle…

Sevgi, sağlık ve selamlarımla…

Kevser Topyıldız Küçük

21 Kasım 2017, Bafra

  • BafraHaber Yorum
  • Dost İkliminde Yetişen Gül Vefa içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0