Kutsal Topraklara Yolculuk “Umre”

<p>O güne çıkacağına garantin var mı, neden illa 2015 diye? Nedenim, içimdeki  özlemim içimde büyüsün, hasretinden gönlüm yansın diye...           </p> <p>Ve 2015 şubat karne tatiline denk gelecek şekilde,  neye niyet neye kısmet diyerek üç arkadaşımla daha yola çıktım. Gerçekten inanmak, niyetlenmek çok önemli. Rabbim niyetlerimi kabul etti, bulduk buluşturduk, beklemediğimiz yerlerden emanetlerimiz geldi ve biz yolculuğa çıktık.</p> <p>Attığımız her adım, aldığımız her nefes bizleri oraya heyecanla biraz daha yaklaştırıyordu. 2019 yılında Hac vazifemi yapmaya gittiğimde Medine`de sadece bir gün kalmış, kendi deyimimle Ravza`ya doyamamıştım. Bu seferki yolculuk öyle bir yolculuktu ki, Medine`yi  her haliyle, her vaktiyle yaşadım. Peygamberimize sahip çıkan şehir, medeni, sessiz, huzurlu bir şehirdi.</p> <p>Bize hac vazifemizde söylenen şey, Medine` de huzuru, Mekke`de mahşeri yaşayacaksınız sözleriydi. Medine`den ayrılırken arkamızda bırakacağımız bu huzuru özleyeceğime adım gibi emindim. Çünkü denildiği gibi mahşer ve sabrın sınandığı mekan Mekke olacaktı.</p> <p>Güzel geçen altı günün ardından, yaklaşık altı saat süren bir otobüs yolculuğunun ardından Mekke` ye vardık... Develeri gördüğümde arkadaşlarıma da haber verdim. Onlar ilk kez görüyorlardı. Hem de sürüler halinde. Mekke` ye vardığımızda geç saat olmuştu ve bizler çoktan iki rekatlık namazlarımızı kılıp ihrama girmiştik. Rabbim niyetlerimizi kabul etsin inşallah... Yolculuk boyunca çekilen selavatlar, tekbirlerin ardından sanki otobüsün içi inlemeye ve ağlama sesleri ile dolmaya  başladı. Bu hasretin, dinmeyecek özlemin, sesleriydi. Buyur  Rabbim sana geldik diye inletiyorduk yeri, göğü.</p> <p>Hep derler ki, Kabe` yi çıplak gözle gördüğünüzde edeceğiniz dua çok önemlidir diye... Kimi arkadaşlarımız heyecandan ne dileyeceklerini bile unuttular... Tabii unutulur... Rabbim bizi Beytullah`ında misafir ediyor. Nasip etmese bizim orada işimiz ne?... Milyonlarca insan tek bir yürek aynı hedefe kilitlenmiş, kulluk görevi için yarışa girmişiz. Böyle bir şey olamaz... Döndüm kıbleye, kıblem Kabe` ye Allahuekber diyorsun Kabe tüm ihtişamı ile karşında. Rabbim niyetlerini, dualarını kabul etmiş, şükrünü iletmen için sana fırsat vermiş ve misafir ediyor. O,  mükemmel bir ev sahibi peki bizler misafirliğimizi tam anlamıyla yapabiliyor muyuz?</p> <p>Beş vakit namazı her ne şekilde olursa olsun kaldığımız otelde değil, Kabe`de cemaatle kılabiliyor muyuz? Vaktimizin çoğunu alışverişle değil, ibadetle geçirebiliyor muyuz? Uykumuzdan feragat ediyor muyuz? Orada bulunan bütün insanlara karşı sabırlı, kibar ve zarar vermeyen davranışlarda bulunabiliyor muyuz? Elimize, dilimize, gözümüze sahip çıkabiliyor muyuz? Buranın bir mahşer yeri oduğunu ve yapılan her iyi şeyin karşılığını aldığımız gibi, yaptıklarımızın da amelimize kara bir sayfada geçeceğinin farkında mıyız?</p> <p>Oraya o kadar zor şartlarda gelen, başka ülkelerden müslüman din kardeşlerimiz var ki... Nasıl anlatabilirim diye düşünüyorum. Onların otelleri, banyoları, yemekhaneleri, mescitleri, tuvaletleri tamamen Kabe. Birçoğu ülkelerinden yürüyerek geliyor. Çünkü inançlarında hac ya da umre` ye ergenlik döneminde gitmeyenlerde evlilik kabul edilmiyor.                              </p> <p>Daha ne değişik insanlarla karşılaşacaksınız. Bazen sıkışık bir safta namaza duracak yer yok diye düşündüğünüz anda size saftan yer açılacak, açlığınız aklınıza geldiği bir anda size     birileri bir bardak zemzem ve hurma ikram edecek...Tanımadığınız insanlarla en güzel iletişim bir selamdan geçiyor. Hangi dilden, hangi milletten olursan ol, selamün aleyküm ve aleyküm selam dediğinde aradaki buzlar eriyor, kilotmetrelerce mesafe kapanıyor ve her iki tarafın yüzünde de bir gülümseme oluyor.</p> <p>Kabe`de namaz kılmak bence çok büyük bir lütuf... Rabbimizin bize gönlünden kopan hediyelerinden sadece bir tanesi. Bu fırsatı bilip şükredebilmek kadar güzel birşey olamaz. Kalabalıktan yükselen amin sesi ile birlikte bazen kendimi Kabe` de  tek başımayken olduğum gibi huzurlu ve korkusuz hissediyordum.</p> <p>Kabe`de kılınan vakit namazı sonrasında çıkan kalabalığı görmek insanı çok heyecanlandırıyor. Resmen insan seli. Denizdeki bir kum tanesi olmak gibi bir şey... Dua ediyorum, hep ediyorum, herkese ediyorum, hatta hiç aklımın ucuna gelmeyeceğini düşündüğüm insanlara bile dua ederken buluyorum kendimi.</p> <p>Dönüş günü yaklaştıkça içimde bir hüzün. Biliyorum ki, dönüşte bizi dünya koşturmacası bekliyor. İçimde  o aşk ve şevkle dua ediyorum. Rabbim 2020 yılında bana Ramazan Umresi nasip eyle. Üç dört saatlik uykuyla geçen Kabe günlerimi özleyeceğim.</p> <p>Şunu söyleyerek bitirmek istiyorum. Biz Elhamdülillah müslümanız ve Türküz... Bence her Türk manevi duyguları yaşamak için Çanakkale` ye ve dünyadaki mahşeri yaşamak içinde mutlaka ömründe bir kere Kabe` ye niyet etmeli...Rabbim hepimizin niyetlerini ve dileklerini kabul etsin inşallah...       </p>
  • BafraHaber Yorum
  • Kutsal Topraklara Yolculuk “Umre” içeriğine yorum yapmaktasınız
Favicon
  • Toplam Yorum 0