Başkana dev pano sorusu öylesine sorulmuş,

Başkan da şakadan cevap vermiş,

Haberi uçuran da, yazan da dedikoducuymuş,

Hatta yazan başka yeri ile dinlemiş ve anlamış…

E ben de zaten o yazıyı şakadan yazmıştım.

Ayrıca Başkan, şakaların arasından gerçek şeyler de söylemiş,

Tabela gerçekten büyükmüş biraz küçültecekmiş,

Haber yayınlanalı 6 ay olmuş, tabela küçülmemiş,

Başkanın küçültesi gelmiş…

Biz tarihi binanın önüne tabela konulmaz diyoruz onlar biraz büyük küçülteceğiz diyor...

Demek ki biraz daha anlatmak lazım.

Derse devam...

Şehrin içine konulan devasa bir reklam panosu dünyanın her yerinde tartışılır ve basına konu olur. Bu pano büyük ya da küçük 164 yıllık tarihe sahip tarihi bir binanın önüne konulunca basına konu, duyarlı insanlara dert olur.

Tabi tüm bunlar büyük kasabalarda değil;

Işıl ışıl modern,

Tarihe, doğaya, çevreye saygı duyulan şehirlerde gerçekleşir.

Bafra'da durum böyle değil maalesef.

Haberi yapan da, şikâyet eden de eleştirilir.

Üstüne bir de o güne kadar neden o binayı görmediniz diye suçlanır.

Böyle bir kasabanın başkanından, konsey üyesinden ne beklersiniz ki!

Sonuçta hepsi Bafra’nın çocuğu iste...

İktidarların/belediyelerin sanata, kültüre ilgilerini,

Doğaya, çevreye bakış açılarını

Yöneticilerinin kişilikleri,

Birikimleri, vizyonları belirler.

Kanunlar, Yonetmelikler ne derse desin, yöneticilerin bakış açıları bu tür incelik, isteyen konularda belirleyicidir.

Yöneticinin/başkanın ilgisi ve bilgisi olmayan konuda devreye asistanlar girer.

Asistanlar da yukarıdaki gibi vizyonsuz, birikimsiz ve duyarsız olunca ortaya ucube çıkar.

Asistanlar, "Başkanım, billboard davası yüzünden billboardlara reklam koyamıyoruz. Verdiğimiz paralar mahkemeye delil oluyor. Kendi billboardımızı yapalım. Samsun Belediyesi yapmış. Hem de büyük ve güzel. Bir kez yapacağız, daha para harcamayacağız. Tasarruflu olur." der

Tasarrufçu Başkan bayılmıştır bu ise. "Tamam, yapın' der.

Nereye konulacağına da Başkan karar verecek değil ya.

Bafra'da billboardlardan konulacak yer de kalmadığı için biri otogarın önüne ağaçlar kesilerek, diğeri ise tarihi binanın önüne konulur.

Kabak da Başkanın başına patlar.

Asistanların kötü taklitçiliği Başkanın yine başını ağrıtır.

Ama Başkan başı ağrımış gibi davranmaz. Bu islerde pişmiş.

Cevapları da pismiş, tavırları da...

Diyeceğim o ki; Gazipaşa mahallesindeki 164 yılık tarihi binanın önüne konulan dev pano bir çirkinlik abidesi diğer bir deyişle ve moda tabirle ucubedir.

Belediye başkanı bir emir verip önündeki parkçığa bakim yapacağına,

önündeki çirkin, eski elektrik direğini kaldırtacağına,

önündeki kaldırımları genişletip güzelleştireceğine,

önündeki yolu asfalt yapacağına,

Önünü ışıklandıracağına

Önüne bir ucube koydu.

Neden?

Bilgi, görgü, vizyon yok.

Sanat, estetik, incelik yok.

Ama inat çok.

Bu inadın peşinden o panonun oradan kaldırılmasını beklemek boş!