Belediye Başkan adayı Kürşat Devecioğlu, Bafra Belediye Başkanı Zihni Şahin`in açıkladığı projeleri eleştirdi.
"Her aday, en başta İktidar Partisinin adayı Projelerini bir bir sayıp döktürmüşler. " diyen Başkan adayı Kürşat Devecioğlu, "Biz de HEPAR olarak kendi projelerimizi naçizane sizlere açıklamakta fayda görüyoruz. Ancak öncelikle bazı konularda sizleri bilgilendirelim ki değerlendirmelerinizi ona göre yapınız." şeklinde konuştu.
Kürşat Devecioğlu`nun açıklamasını satır başları şu şekildi: Birincisi; Devletin beş yıllık ve daha uzun vadeli planları içinde daha önceden planlanıp sıraya koyulan hizmetleri ve belediye hizmetleri kapsamı dışında kalan hizmetler belediye hizmeti sayılmaz.
İkincisi; bu Büyükşehir Belediye Yasasına güvenip büyükşehir şöyle yapacak, böyle yapacak masallarına da inanmayın. Bu yasa PKK baskısıyla özerkliğe kılıf hazırlamak maksadıyla kabul edilmiş olup toplu şehirlerde İstanbul, İzmir gibi birkaç şehrin dışında başarısız olacak ve altı aya kalmaz tıkanacaktır. Bütçe ne kadar büyük olursa olsun, hizmet alanı da o derece geniştir, bu nedenle Bafra içi için birkaç hizmet belki ama köyler için aynı şeyi söylemem mümkün değildir, Samsun`un merkezinde lağım çukuru açık akarken Nebiyan dağındaki bir aile hizmet beklemesin. Bafra`nın çoğu köyünde yol bile yok doğru dürüst. Yapıldığı söylenen hizmetler Bafra için devede kulak. Maalesef Bafra bir Alaçam kadar bile olamamış üvey evlat muamelesi görmüştür,
Üçüncüsü; Bafra belediyesi borç içinde yüzmekte olup maaşları bile ödeyememektedir. Ayrıca yeni kanunda ilçe belediyelerine sadece belediye su işleri ile cenaze kaldırma görevleri kalmış gerisi Büyük Şehir Belediyesinin yetkileri dâhiline geçmiştir.
Bu şartlar dâhilinde aklı başında bir yönetici öyle büyük yalanlar konuşup vaatlerde bulunmaz. Kelimeye dikkat ederseniz yönetici diyorum idareci değil. Bizim Hizmetlerimiz tamamen halka yönelik ve halkın görüp kullanıp hissedeceği projelere yöneliktir, Çünkü bu şehirde halk hizmetlerden faydalanamıyor.
Ben bu şehri Yönetmeye adayım, idare etmeye değil, bu şehir yıllardır idare edile edile artık problemlerinin içinden çıkılması imkânsız koskocaman bir köy oldu çıktı. Maalesef Bafralının vurdumduymazlığı, ağalığı, tembelliği yüzünden her geçen gün daha da kötüye gidiyor, bu şehre artık neşter vurma zamanı gelmiştir.
Biz bu neşteri öncelikle belediyeden vuracağız. Belediye artık bir hizmet yeri olmaktan çıkmış sırtındaki yükü taşıyamamaktadır. Onun bunun hatırına belediyeye doldurulmuş bulunan niteliksiz ve vasıfsız bir sürü eleman Belediyeyi bir arpalık haline getirmiştir, oy korkusuyla yapılan bu alışılmış uygulama belediyeyi bitirmiştir,
Biz kimsenin hatırına gönlüne bakmadan belediyedeki tüm çalışanları bir liyakat sınavına tabii tutacak liyakatli olanları en etkin şekilde hizmete sunacak liyakat sız ve vasıfsız boş oturup belediyenin sırtından geçinenlerin işlerine son vereceğiz. Hiç kimse kusura bakmasın. Belediye bir işletme gibi yönetilmeli, alacakla verecek ödenemeyeceği gibi, vaat edilen gelecek, gidecek parayla da belediye hizmetleri çevrilemez.
Öncelikle belediyenin gelir gider bütçesi denkleştirilecek, yatırım bütçesi ortaya konulacaktır. Tabii eğer Büyükşehir ve devletten katkı gelirse artı hanesine yazmış oluruz.
Bundan sonra yapacağımız ilk iş Bafra`yı yeniden planlamak olacaktır, bunun için Türkiye`nin en iyi şehir planlama uzmanlarıyla anlaşma yapılıp Bafra Şehir Haritası önlerine konacak ve Bafra mızı Çağdaş bir kent projesine kavuşturmaları istenecektir. Bu planlama yapılıncaya kadar belediyeye çeki düzen vermek için süremiz olacaktır.
İlk iş olarak Bafra`mızı yeniden yapılandırmaya Meydan ve çevresinden başlayacağız. Sonra Gençlik Caddesine, daha sonra, Kemalpaşa Mahallesinden Girne yoluna doğru bir planlama yapılacaktır. O bölge Tüm seçim kazanmış Başkanlara çok büyük bir destek verdiği halde maalesef karşılığını alamamıştır. Biz bu talihi değiştireceğiz. Gençlik caddesinin bazı yerleri trafiğe kapatılacak bu bölge Bafralının gezip hava alma yeri olacaktır. Sokak lambaları yenilenecek yapılan kaldırımlar düzenlenip ışıklandırılacak, Bafralı Gençlik caddesinde gezmeden evine gitmeyecektir. Tabii ki güvenlik kameraları monte edilmiş ve güvenliği sağlanmış bir şekilde.
Bafra`nın maalesef en büyük problemlerinden birisi park alanı problemidir, bir sürü boş arsa bulunmaktadır, biz bunların kullanılmayan, kısa vadede kullanılması mümkün olmayanlarını sahipleriyle anlaşıp kiralayacak, hem sahiplerine gelir sağlayacak, hem belediyeye gelir sağlayacak, hem de trafik sorununu çözeceğiz. Bundan sonra caddelere parkedenler bedava park edemeyecek, sokaklar ücretli olup herkes ya park yerine daha ucuza park edecek ya da daha fazla para ödeyecektir, başıboşluğa artık bir son vereceğiz.
Bafra`nın çok önemli gördüğümüz sorunlarından biriside yeşil alan sorunudur. Eğer Türkiye de En az yeşil alana Sahip şehir neresi diye bir anket yapılsa hiç şüphesiz Bafra birinci gelirdi, insanlar burada o kadar menfaat düşkünü olmuşlar ki, çocuklarına yeşili gösterecek alan bile bırakmamışlar. Nerdeyse yeşili köylerde görecek çocuklarımız. Zamanımızın şehircilik anlayışı bu değildir.
Biz bu sorunu da mutlaka çözmeyi düşünüyoruz. Şehrimiz yeniden planlanırken, bu konu üzerinde önemle durulacak dünya standartlarında yeşil alanlar ortaya çıkarılacaktır. Yıkılacak yerler yıkılacak, yeniden yapılandırılacaktır. Çocuklar ve aileler mutlaka yeşili görecek ve orada dinlenecek spor yapabilecekler. Bu kural Avrupa Birliği normlarında da vardır, ancak on yıllardır Bafra ya uğramamış galiba.
Samsunun nasıl bir cazibe merkezi olduğunu dilinizden düşürmüyorsunuz. Samsun durup dururken cazibe merkezi olmadı. Yıkıldı ve yıkılan yerler çağdaş bir şekilde yeniden yapıldı.
Şimdi herkes şurada şu projeyi yaptık, yapacağız diye ortaya çıkıyor, ben bunların hiçbirinin Bafra için çözüm olduğunu düşünmüyorum. Zamanın şehircilik anlayışı artık bir bütün olarak ele alınıyor ve üç boyutlu olarak canlandırılıyor. Bunları ben film şeklinde üç boyutlu görmeli, görselliğini irdelemeliyim. Şehircilik budur. Ben sizlerin sadece aklına hitap etmek istiyorum. Bir yönetici olarak benim buna kariyerim yeterlidir, ben Kamu Yönetimi Lisans Eğitimi almış tecrübeli bir yöneticiyim. Bazıları kendisinin inşaat mühendisi olduğunu ön plana çıkarmış ancak biz çok inşaat mühendislerini yabancı ülkelerde emrimizde çalıştırdık. Kimse bina yapmayı şehircilik sanmasın.
Yönetici vizyonuyla çalışır, bizde vizyon sahibiyiz.
Kanal projesini yani Kızılırmak sette projesini destekliyorum. Ancak bunun bir kanal gibi denizin Kızılırmak köprüsüne kadar getirilmesi kaydıyla, burada her türlü planlama yapılabilir, hem turizm açısından tekne turizmi, hem de ihracata açılan bir kapı olabilir. Tabii ihracat işi de tecrübe sahibi ihracatı bilen benim gibi bir yönetici varsa teşvikle geliştirilebilir. Ben yıllar yılı ihracat ve ithalatla uğraşmış, inşaat yapmış biriyim.
Kızılırmak köprüsünü restore edip güzel bir piknik alanı çay bahçesi olarak halkın hizmetine sunmayı planlıyoruz.
Belediyenin Turistik Tesislerinin bulunduğu alanı parça parça değil, bir bütün olarak planlattıracağız. o alan çamlığın başından şehrin bitimine kadar temizlenip yeniden projelendirilecek. Bu proje kapsamında şimdilik aklıma gelenler, belediye tesisleri yeniden yapılacak. Modern, yap işlet devret modeliyle. Turistik hizmetli,5 yıldızlı birde otel olacak. Oraya su sporları ile ilgili spor dalları ve bir akvaparkta düşünülebilir. Hiçbir sanayi kuruluşu orda olmamalıdır. Bunların ayrıntıları global planlamada ortaya çıkar. Önemli olan planlamanın yapılmasıdır. Ve kısa vadeli bir plan deyildir,
Daha önceleri de söylediğim gibi Bafra köylerden kente çok büyük göç aldı ve maalesef bu nedenle şehir nüfusu şehirliden çok köylüden oluştu. Doğanın bir gereği olarak herkes gittiği yere kendi kültürünü de götürür, bizde şehirde olduğu gibi köylüde tembeldir ve kendini geliştirmeyi pek sevmez.
Bu nedenle şehirli kültürünü geliştirmeliyiz. Bunu bu nesilde yapamayız elbette, ancak çocuklarımız bizim geleceğimiz olup şehirlilik kültürünü çocuklarımızı eğitmekle yerleştirebiliriz. Bir on yirmi yıl sonra şehrin çehresi değişir o zaman. Her şey eğitimle eğitimde Avrupa da okul öncesi eğitimle başlar,
Belediye kreş açabilir, ancak bu konu çok geniş bir konu olduğundan bu konuda eğitim ve teşvikle öncülük görevi görmelidir, kültür çalışmaları, festivaller, marka ürünler, Bafra pidesi, kömüş yoğurdu,
İncik boncuk, köylerde üretilen, yapılan, yöresel, giyecek ve yiyecekler, Şehir günü, diğer şehirlerdeki Bafralıların toplanma günü,(Her yıl bir gün)kardeş şehir uygulamaları, Tabii Afrika`nın uzak köşelerinden bir şehir değil, halkımızın da gidebileceği, kaynaşabileceği bir şehir. Örnekleri çoğaltmak mümkün...
Garajlarmış halmiş bunlar genel plan içinde yerlerini bulur, biz ilk etapta halkımıza verebileceğimiz şeylerden bahsettik. Ve bunları yapacağız. Bunun haricinde herkes Bafra da İnterneti bedava kullanacak. Belediye olarak en güçlü şekilde Wİ-Fİ hizmeti vereceğiz. Gençler mutlaka rahat bir nefes alacak.
Üniversite konusunda bastıracağız. Devlet üniversitesi gelmese bile mutlaka bir değil birkaç özel üniversite ile anlaşıp Bafra ya getireceğiz.
Samsundaki Treni mutlaka Bafra ya getireceğiz. Hangi Bafralı Samsunun merkezine varmadan yarı yolda inip tekrar ikinci bir vasıtayla Samsuna Gitmekten memnun? Koskoca Yusuf Ziya, Bafralıya bunumu layık gördü, birde şunu yaptım bunu yaptım diye oy istiyor. Ne yaptı. Bi gösterin bana.
Bafra spor un haline acımamak mümkün mü, koskoca şehrin bir Futbol takımı bile yok, olanda küme düşüyor, işte Bafralının gerçek yüzü ne kadar ilgisiz ve de vurdumduymaz. İnsanın onuruna dokunur be.
Hiç mi sahibi yok Bafra sporun. Ne yapalım bu kadar mı diyorsunuz yani, dayan Bafra spor. Yetişirsem Mutlaka kurtulacaksın.
Karaköy Harası konusunda daha önce söylediklerimin arkasındayım. Bu harayı Bafralıya mal edip burada At yetiştiriciliği konusunda faaliyetlerde bulunulmasını ve buraya bir hipodrom yapılmasını sağlayacağım.Bu konuda gereken para bulunur.Önemli olan Karar vermektir,Bu iş Oda başkanlarını aşar, bu konuda çok ta kararlıyım.Plan ve Finansman konusunda da projem hazır.Bu konu Bafralının
Namusu olmalıdır.
Bafralım hiç merak etmesin, dertlerini Başkanıyla, yani benimle, her hafta paylaşacak, hatırla gönülle değil, halkla halkın içinde halkla birlikte dertlerimizi paylaşacak, çözüm bulabileceklerimize çözüm bulamadıklarımıza da çareler düşüneceğiz. Belediyede işsiz güçsüz oturan ve belediyeden maaş alan ne kadar hizmetli varsa hepsini halkımın hizmetine sunacağım. Çağırma servisi şeklinde organize edeceğimiz bu birim 24 saat halkımın şikâyetlerini dinleyecek ve çözüm üretecektir. Ben Kimsenin elini eteğini öpmeye alışık hatırla gönülle iş yapan biri değilim. Kimse kusura bakmasın. Partimizin adına yakışır bir şekilde hak ve eşitlik içinde hizmet vereceğim.
Son olarak Söyleyeceğim. Ben hayvanları çok seviyorum. Bir kedi yavrusu görmeyeyim ki açlıktan ağlasın da ben ona yardım etmeyeyim. Benim Evimde bir de Köpeğim var. Hayvanların vekili biziz. Onların dilleri yok ki, bizlere şikâyette bulunsunlar, Hayvanları sevmeyen insanları hiç sevemez. Bu nedenle hayvan haklarını koruyacağım. Bu benim kendime verdiğim sözdür, Sayın Başkan Zihni beyin yaptırmış olduğu hayvan barınağını olumlu buluyorum. Ancak ben hayvanların çitler içinde değil, bakımları aşıları ve kısırlaştırmaları (hepsinin değil)yapıldıktan sonra sağlıklı olanlarının kulak küpeleriyle sokaklarımızda doğada yaşamlarını özgürce devam ettirmelerinden yanayım. Hatta daha da ileri giderek şehrin muhtelif yerlerinde her sokakta hayvan yemlikleri ve sulaklıkları hazırlatacak, bir yanda gönüllü diğer yanda belediye hizmetlileri vasıtasıyla onlara yardımda bulunulmasını sağlayacağım ve bu konuda çok ta titiz davranacağım.
Bafranın haberi, bafra
