Eğitim-Sen Bafra Temsilcisi Tacettin Koca, "Özel okullara gidecek öğrenciler için devlet desteği 7 ağustos 2014 tarihli resmi gazetedeki tebliğ ile hayata geçiriliyor. Eğitim de fırsat eşitliği farkı bu çıkan tebliğ ile artık kapatılamaz bir noktaya gelecektir. Yıllardır kamusal hak olarak savunduğumuz "parasız eğitim, parasız sağlık" daha da imkânsız hale getirilmiştir." dedi.
{haberresimli} Tacettin Koca açıklamasına şu şekilde devam etti:
Çıkan yasa ile birlikte eğitim sadece parası olanların faydalanabileceği bir temel hak olacaktır. İlk bakışta birçok kişi bu durumu güzel karşılayacaktır. "Zaten devlet okullarında yeterli eğitim verilmiyordu, birçok aksaklıklar bulunuyordu" söylemleri ile devletin de vermiş olduğu destek ile çocuklarını özel okullara kayıt ettirenler artacaktır. . 3500 lira öğrenci başına yapılan desteğe, veli kendi cebinden katacağı 2.000- 4.000 lira para ile öğrencilerini özel okullara kayıt ettireceklerdir. Dershanelerin kapatılması sürecinden önce veliler özel ders ve dershane adı altında bu parayı ödemek durumundaydılar. İlk başlarda devletin vermiş olduğu destek ile orta gelir düzeyine sahip birçok veli çocuklarını özel okullara kayıt ettirecektir. Kamusal hak olarak nitelikli eğitimi devlet okullarından alması gereken velilerimiz, çocuklarını özel okullara göndermek zorunda hissedeceklerinden bütçelerinden eğitime ayırdıkları pay daha da armış olacaktır.
Özel okulların sayısı arttıkça eğitimin tamamı parasız olan devlet okullarına olan ilgi ve alaka azalacaktır. Devlet okulları daha niteliksiz hale getirilecektir. Bu durum önümüzdeki dört beş yıl gibi bir dönemde daha derin hissedilir hale gelecektir. Bilinmektedir ki devlet okullarında görevli idareciler enerjilerinin büyük bir kısmını hükümetin eğitime yeterli ödenek ayırmamasından kaynaklı, bu alana aktarmaktadır. Okul idarecileri, diploma parası, aidat parası, kayıt parası, sınıf anneliği adı altında, velilerden, yasak olmasına rağmen para toplamaya çalışmaktaydılar. Şimdi devlet okullarına yeterli ödeneği ödemeyenler, özel okullara gidecek öğrenciler için kişi başına 3.500 lira ödemeyi planlamaktadırlar. Bunun anlaşılır bir tarafı vardır. Bu da eğitimi özel sektörün kar hırsına terk etmektir. Sermaye sınıfı, yeni rant alanı olarak gördüğü eğitim alanını bu şekilde ele geçirmiş bulunmaktadır. İlerleyen yıllarda devletin vergilerle topladığı bütçeden, bu destek miktarı giderek artış gösterecektir. Bu uygulama önce sağlık alanında denendi. Şimdi eğitim alanında uygulanmak istenmektedir. Tüm bu uygulamalar 1995 yılında ülke olarak imzaladığımız GAST (ticari hizmet anlaşması) anlaşmasının devamıdır.
Günümüzde birçok ülkede, eğitim hizmetlerinin büyük bir bölümü, devlet tarafından gerçekleştirilmektedir. Eğitim hizmetlerinin önemli bir kısmı özel sektöre bırakılırsa, bedel ödeyemeyenler, (gelir düzeyi yetersiz olanlar) eğitim hizmetlerinin faydasından mahrum bırakılmış olacaktır. Bunun sonucunda toplumun bir kısmı eğitimsiz bırakılmış olacaktır. Oysa eğitilmiş insan gücü, devletin sahip olduğu beşeri sermayenin büyüklüğüdür. Bu durum karşısında bir takım özel okul sevdalıları, "parası olmayanlar devlet okuluna gidebilirler" yorumu yapacaklardır. İçerisi boşaltılmış, sadece parası olmayanlara eğitim veren devlet okulları, içeriği bir şey ifade etmeyen, diploma veren kuruluşlar haline gelecektir.
12 yıllık iktidarları döneminde eğitimi yapboz tahtasına dönüştürenler, bugün çıkarttıkları bu tebliğ ile oy topladıkları kesimin çocuklarını eğitim anlamında öksüz bırakmışlardır. Artık parası olmayan velilerin çocukları, daha niteliksiz eğitim alacakları devlet okullarına mahkà »m olacaklarından, ileride kendilerine iyi yaşayabilecekleri refah seviyesinde iş bulamayacaklardır. Kölelik ücretlerinde iş olanakları kaderleri olacaktır.
Bugün iyi eğitim verdiğini düşündüğümüz ve çocuklarımızın buralarda okuması için çaba harcadığımız, birçok Anadolu ve Fen liselerinin içeriği, niteliksizleşecek ve buralarda okuyacak öğrencilerimizi, parası olan veliler, daha nitelikli olduğunu düşündükleri özel okullara gönderecektir. Oysaki devletin özel okullara aktarabileceği bu kadar büyük bir bütçesi var ise, bu kaynağı devlet okullarına aktararak, bu okulların niteliğini daha yukarılara taşıması bir kamusal haktır. Eğitim de fırsat eşitliği için de bir gerekliliktir.
Özel okulların gelişmesi ile birlikte eğitim emekçilerini bekleyen iş güvencesi riski artmaktadır. Özel okullarda görev yapan eğitim emekçilerinin iş güvencesi, patronun iki dudağının arasındadır. Özel okulların esas amacı kar hırsı olduğundan, öğretmeninden ve diğer çalışanlarından beklediği tek şey, daha fazla verimliliktir. Verimlilik kavramından anlaşılan ise daha fazla çalışmak ve patrona daha fazla biat etmektir. Bunun en iyi örneği Soma Maden faciasında karşımıza çıkmıştır. Bugün özel okullarda çalışan eğitim emekçilerinin hangi şartlarda çalıştığı göz önüne alındığında ve ataması yapılmayan 400 bin öğretmenin de bu süreçte bir biriyle rekabet edebilmesi için hangi kölelik şartlarına razı olacağı, gün gibi ortadadır.
Bu gün kamu da çalışan eğitim emekçilerin haklarını korumak için sendika olduğunu söyleyenler çıkan bu tebliğ karşısında sesini çıkartmak yerine destek vermektedirler. Oysaki çıkan bu tebliğ sözde mücadele ettikleri sendikal anlayışın içini boşaltmaktadır. Binlerce eğitim emekçisinin hakları ellerinden alınırken sessiz kalmaya devam ederek gerçek görevlerini yerine getirmeye devam etmektedirler.
Devlet okullarının daralması sonucunda daha önceden çıkan torba yasa kanunları doğrultusunda, Tekel işçilerinin başına gelen 4/C statüsünde çalışma ile karşı karşıya gelinecektir. Sendikamız Eğitim-Sen olarak yıllardır söylediğimiz güvenceli iş, güvenceli gelecek ile ilgili mücadelemiz ve gerekliliği gün gibi ortaya çıkmıştır. Bu süreçte üyelerine karşı sorumluluklarını yerine getirmeyen sendikaları tarih unutmayacaktır.
Eğitim Sen olarak yasadan, sermaye lehine, eğitim emekçilerinin ve toplumun çocuklarının aleyhine olan bütün maddelerinin geri çekilmesini talep ediyoruz. Bu süreçte tüm eğitim emekçilerini, haklarımızı korumak, toplumsal saygınlığımızı yukarılara taşımak için Eğitim-Sen de örgütlenmeye davet ediyoruz.
Bafranın haberi, bafra
